29 Temmuz 2023 Cumartesi

Birçok ekonomist, Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) faiz oranlarını bir sonraki toplantıda olmasa da, yıl içerisinde bir kez daha artıracağını tahmin ediyor.

Euro Bölgesi’nde enflasyon hedef seviyelerin üzerindeki seyrini devam ettirirken, AMB dün sıkılaştırma sürecinde yeni bir faiz artışı kararına imza attı.

Çoğu ekonomist, son toplantının ardından yaptığı değerlendirmede, AMB’nin bir kez daha faiz artışına gideceğini tahmin etti.

Goldman Sachs, Morgan Stanley ve Citi Bank de dahil olmak üzere birçok kuruluş AMB’nin son bir hamle ile Eylül ayında faizi yüzde 4’e çıkarmasını bekliyor.

Öte yandan, ING ve J. Safra Sarasin gibi bankalar ise, AMB’nin bir kez daha faiz artışına gideceğini fakat bu kararın bir sonraki toplantıda değil, yıl içerisinde gelebileceğini tahmin ediyor.

Bir grup kuruluş ise, AMB’nin faiz artışındaki süreci çoktan sona erdirdiğini düşünüyor.

AMB faizi 25 baz puan artırdı

AMB, 27 Temmuz günü gerçekleştirdiği toplantıda, sıkılaştırma sürecine yeni faiz artışı kararıyla devam etti.

25 baz puanlık artış geçen yılın Temmuz ayından bu yana verilen 9. artış kararı oldu. Bu artışla mevduat faizi yüzde 3,75; politika faizi yüzde 4,25 ve gecelik borç verme faizi yüzde 4,50 seviyesine yükseldi. Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi faizlerin 25 baz puan artırılması yönündeydi.

Kararın ardından basın toplantısı düzenleyen AMB Başkanı Christine Lagarde, Eylül ve sonrası için alınacak kararlara ilişkin olarak açık fikirli olduklarını ifade etti.

(Kaynak: BloombergHT.com )

29 Temmuz 2023 Cumartesi

Seçimlerde ikinci tur öncesinde 700 baz puana kadar yükselen Türkiye’nin risk priminde son dönemde yaşanan düşüş ivmesi 400 baz puanın altının test edilmesine yol açtı.

ürkiye’nin risk primindeki düşüş ivmesi devam ediyor.

Türkiye’nin 5 yıllık kredi temerrüt takası 400 baz puanın altını gördü. Böylelikle risk priminde 2021 Kasım ayından bu yana ilk kez 400 baz puanın altı test edildi.

Seçimlerin ikinci turundan hemen önce Türkiye’nin risk primi 700 baz puanın üzerine çıkmıştı. 2022’nin Temmuz ayında ise 900 baz puanın üzeri görülmüş ve 20 yılın zirve seviyeleri kaydedilmişti.

A

Risk primindeki düşüş TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın ilk enflasyon raporu sunumunda da gündemdeki konulardan biri olmuştu.

Risk priminde Haziran ayından itibaren belirgin bir düşüş eğiliminin başladığını dile getiren Erkan, şunları kaydetti:

“Risk primlerindeki düşüşle birlikte haziran ayından itibaren 1,5 milyar doları aşan net portföy girişi gerçekleşmiştir. Piyasadaki kur oynaklıklarının da gerilediğini görüyoruz. 1 ay vadeli ABD doları/Türk lirası opsiyonlarının ima ettiği kur oynaklığı, mayıs ayındaki zirve seviyesi 57 puandan, 25 Temmuz itibarıyla 20,2 puan düzeyine hızla gerilemiştir. Benzer şekilde mayısta 47 puan seviyesini gören 12 ay vadeli opsiyonların ima ettiği kur oynaklığı, 25 Temmuz’da 30 puanın altına gelmiştir.”

(Kaynak: BloombergHT.com )

29 Temmuz 2023 Cumartesi

Borsa İstanbul Perşembe günü gerçekleştirilen Enflasyon Raporu sunumunun piyasa üzerindeki olumlu etkisi sonrası sabah saatlerinde tazelediği rekor seviyesini yukarı taşıyarak 7 bin puanın üzerine çıktı.

Borsa İstanbul haftanın son işlem gününe rekorla başladı. BIST 100 Endeksi 6.925 puandan açıldığı haftanın son işlem gününde 7 bin puan seviyesini aşarak rekor yeniledi.

Borsa, enflasyon raporu sunumunda TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın verdiği mesajlar, bankanın enflasyon beklentilerini yukarı yönlü güncelleyerek daha ulaşılabilir hedeflere odaklanıldığı algısı ve gerçekleştirilen son atamalar gibi faktörlerin piyasada üzerinde yarattığı olumlu etkiyle yükselişe geçti.

Endeks sabah saatlerinde tazelediği rekor sonrası yüzde 2’yi aşan yükselişle 7.065 puan seviyesine dek tırmandı. Bankacılık Enkdesi’nde artış ise yüzde 6’ya yaklaştı.

Dolar/TL 26.94 seviyesinde seyrederken Türkiye’nin CDS puanında da düşüş devam ederek 391 baz puana kadar geriledi.

(Kaynak: BloombergHT.com )

28 Temmuz 2023 Cuma

Ortalama mevduat faizlerinde düşüş ivmesi geçen hafta da devam etti. 1-3 ay vadeli ortalama TL mevduat faizi yüzde 30,4 seviyesine geriledi.

Mevduat faizlerinde düşüş ivmesini koruyor.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre mevduatlarda ağırlıklı payı olan 1-3 ay vadeli mevduatlarda ortalama faiz 21 Temmuz haftası itibariyle yüzde 30,4 seviyesine geriledi.

Haziran ayında mevduatlarda ortalama faiz yüzde 42 ile 23 yılın zirvesini görmüştü. Mevduat faizlerinde yaşanan son düşüş ivmesiyle son 1 ayda yaklaşık 12 puanlık gerileme izlendi.

TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan, ilk enflasyon raporu sunumunda mevduat faizlerindeki düşüş ivmesine vurgu yapmıştı.

Erkan konuyla ilgili olarak, “Haziran’daki ilk PPK kararımızdan evvel politika faizi yüzde 8,5 iken mevduat faizi ortalamada yüzde 40’ın üzerine çıkmıştı. Haziran PPK kararının parçası olarak, faiz artırımının yanı sıra makro ihtiyati çerçevede sadeleşme sürecinin ilk adımını mevduatlarda, menkul kıymet tesisi uygulaması ile devreye aldık. Bu adımların hemen akabinde 3 aya kadar vadeli mevduat faizi yaklaşık 12 puan gerileyerek yüzde 30 seviyelerine gelmiştir” ifadelerini kullandı.

Erkan, sürece mevduatlardan başlama nedeninin bankacılık sektörünün en bağlayıcı kısıtı durumunda olması ve piyasaların işlevselliğini ve fiyat davranışlarını olumsuz etkilemesi olduğunu belirterek, “Böylelikle, makro ihtiyati çerçevedeki sadeleşme süreci, faiz artırımının yanı sıra politika faizinin etkinliğini dengeli bir şekilde artırmıştır” dedi.

Mevduat faizlerinde ‘dolarizasyona kaçırmayacak’ seviye vurgusu

Erkan, menkul kıymet uygulamasında sadeleştirme kararıyla birlikte politika faizi yükselirken mevduat faizlerinin gerilediğini belirterek, mevduat faizlerinin enflasyon beklentileriyle daha uyumlu seviyelere geldiğine işaret etti.

Erkan, mevduat faizlerinin dolarizasyonu artırmayacak bir seviyede bulunmasını önemsediklerini söyledi.

(Kaynak: BloombergHT.com )

28 Temmuz 2023 Cuma

Japonya Merkez Bankası (BOJ) politika faizini eksi yüzde 0,1’de tutsa da getiri eğrisi kontrolünde esnekliğe giderek yeni başkan Kazuo Ueda döneminin ilk sürprizini yaptı.

Banka getiri eğrisi kontrolünü, 10 yıllık getirinin yüzde 0,5 civarında dalgalanmasına izin verecek şekilde değiştirdi. Daha önce banka tarafından katı bir sınır olarak görülen bu seviye bu kez “referans noktası” olarak adlandırıldı.

BOJ ayrıca yüzde 1 getiriyle her iş günü 10 yıllık devlet tahvili alacak. İlk etapta yeterince şahin görülmeyen karar sonrası yen bir ara dolara karşı yüzde 1 gerilese de kayıplarını silerek yüzde 1 artıya geçti.

(Kaynak: BloombergHT.com )

28 Temmuz 2023 Cuma

Resmi Gazete’de yayımlanan kararla, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nda üç başkan yardımcısının görevine son verildi. Görevden alınan isimlerin yerine Başkan Yardımcılığı görevlerine Cevdet Akçay, Fatih Karahan ve Hatice Karahan atandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzalı atama kararı, Resmi Gazete’de yayımlandı.

Buna göre, TCMB başkan yardımcıları Şener, Çakmak ve Duman, 1211 sayılı Kanunun 29’uncu maddesi, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 35’inci maddesi ile 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2, 3 ve 7’nci maddeleri kapsamında görevden alındı.

TCMB başkan yardımcılıklarına Osman Cevdet Akçay, Fatih Karahan ve Hatice Karahan atandı.

Hatice Karahan kimdir?

1978 yılında İstanbul’da doğdu. 1999’da Boğaziçi Üniversitesi İşletme bölümünden mezun oldu. 2001 yılında Boğaziçi Üniversitesi’nden İktisat yüksek lisans derecesi aldıktan sonra akademik çalışmalar yapmak üzere ABD’ye gitti. 2006 senesinde Syracuse Üniversitesi’nde ekonomi doktorasını tamamlayan Karahan, aynı üniversite bünyesindeki Center for Policy Research’te araştırmalar yürüttü.

Türkiye’ye döndükten sonra çeşitli üniversitelerde ders vermenin yanı sıra, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nda (TÜBİTAK) danışmanlık görevi üstlendi. Karahan ayrıca, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) gibi Türkiye’nin önde gelen iş dünyası kuruluşlarında uzun yıllar ekonomi danışmanlığı yaptı.

2015 itibariyle İstanbul Medipol Üniversitesi Ekonomi ve Finans Bölümü’nde kurucu bölüm başkanlığı görevini yaptı. 2020 yılında profesör unvanı aldı. Temmuz 2017’de T.C. Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığına atanmış olan Karahan, ayrıca Harvard Üniversitesi ve Columbia Üniversitesi’nde ekonomi alanında misafir akademisyen olarak 2 yıl süreyle görevde bulundu.

Cevdet Akçay kimdir?

Cevdet Akçay, orta ve lise öğrenimini Robert Koleji’nde tamamladı. Boğaziçi Üniversitesi ekonomi mezunu olan Akçay, New York City University Graduate School and University Center’dan M.Phil ve Ph.D derecelerini aldı.

Cevdet Akçay, Koç Finansal Hizmetler ve Yapı Kredi’de başekonomist olarak görev aldı. Araştırma ve yayın alanları döviz kuru belirlenme ve borç dinamikleri, dezenflasyon olan Akçay, 1961 Trabzon doğumlu.

(Kaynak: BloombergHT.com )

28 Temmuz 2023 Cuma

Dünyanın en büyük aktif tahvil fonunu yöneten Pimco Income Fund Eş Yöneticisi Daniel Ivascyn Fed’in işinin bittiğini düşünmenin ‘tehlikeli’ olduğunu söyledi.

Fed’in Temmuz ayında faiz artışının ardından Eylül ayı için kesin sinyal vermemesi sıkılaştırma döngüsünün sonuna gelindiği spekülasyonuna yol açsa da bazı yatırımcılar temkinli olunması çağrısını yapıyor.

Pimco Income Fund Eş Yöneticisi Daniel Ivascyn, Fed’in işinin bittiğini düşünmenin ‘tehlikeli’ olduğunu söyledi. Eylül ayında faiz artış şansının yarı yarıya olduğunu düşünen Ivascyn eylül pas geçilse de bir süre daha fazla faiz artışı riskinin devam edeceğini söyledi. Enflasyonun hedef üstünde kalması ihtimali bulunduğunu belirten Ivascyn konut fiyatlarında yaşanabilecek artışla birlikte enflasyonun yapışkan kalabileceğini belirtti.

Finans piyasaları uzun süredir Fed’in para politikasındaki sıkılaştırmaya son verme sinyali vermesini bekliyor ve yatırımcılar daha önce, özellikle Mart ayında bir bankacılık krizi korkusu alevlendiğinde, merkez bankasının yön değiştireceğini tahmin ettiler.

Ancak Çarşamba günü Fed Başkanı Jerome Powell, politika yapıcıların Eylül ayındaki bir sonraki toplantısında faiz oranlarını artırmayabileceklerini söyleyerek sona erme umutlarını destekledi. Bunun önümüzdeki iki ay boyunca açıklanacak ekonomik raporlara bağlı olacağını söyledi ve enflasyonda ümit verici bir yavaşlamaya işaret etti.

(Kaynak: BloombergHT.com )

28 Temmuz 2023 Cuma

Asya piyasaları, Japonya Merkez Bankası’nın faiz kararı sonrasında çoğunlukla düştü

Asya-Pasifik piyasaları, ekonomistlerin beklentileri doğrultusunda Japonya Merkez Bankası’nın gösterge politika faizini eksi yüzde 0,1’de tutmasıyla büyük ölçüde düştü.

Japonya merkez bankası, getiri eğrisi kontrol politikasındaki duruşunu ayarlayarak, 10 yıllık devlet tahvil getirilerinin artı ve eksi yüzde 0,5 aralığında dalgalanmasına izin vermeye devam edeceğini söyledi.

Bununla birlikte, “piyasa operasyonlarında katı sınırlar olarak değil, aralığın üst ve alt sınırlarını referans olarak alarak getiri eğrisi kontrolünü daha fazla esneklikle yürütecektir” açıklaması yapıldı.

Nikkei 225 yüzde 1.33 düşerken, Topix yüzde 1.03’lük daha küçük bir kayıp gördü.

Avustralya’da S&P/ASX 200, ülkenin perakende satışlarının Haziran ayında yıllık yüzde 0,8 düşmesiyle yüzde 1.03 düştü ve bu, ekonomistlerin perakende satış rakamının bir yıl öncesine göre değişmeyeceği yönündeki beklentilerin altında kaldı.

Kospi marjinal düşüş ve Kosdaq yüzde 2,06 artışla Güney Kore pazarları daha karışıktı.

Hong Kong’un Hang Seng endeksi trendi tersine çevirdi ve yüzde 0,55 yükselirken, Şanghay Bileşik Endeksi yüzde 0,54 ve Shenzhen Bileşen Endeksi yüzde 0,87 düştü.

ABD’de bir gecede, Dow Jones Endüstriyel Ortalama yüzde 0,67 kaybederek 13 günlük galibiyet serisini kırarken, üç büyük endeks de kaydı. Ayrı olarak, Nasdaq yüzde 0.55, S&P 500 yüzde 0.64 düştü.

(Kaynak: BloombergHT.com )

27 Temmuz 2023 Perşembe

ABD’de Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre ekonomik büyüme beklentileri aşarak yüzde 2,4 olarak gerçekleşti. Ülkede dayanıklı mallara yönelik siparişler, Haziran ayında bir önceki aya kıyasla yüzde 4,7 artarak 302,5 milyar dolara çıkarken, mal ticaret açığı da yüzde 4,4 geriledi.

ABD’nin ekonomik büyümesi, beklentilerden daha güçlü gelen tüketici harcamaları ve sağlam ticari yatırımların desteğiyle ikinci çeyrekte beklenmedik bir şekilde ivme kazandı.

Ticaret Bakanlığı’nın Perşembe günü açıkladığı ilk değerlendirmelere göre, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla önceki üç aydaki yüzde 2’lik hızın ardından yıllık yüzde 2,4 arttı. Piyasanın beklentisi büyümenin yüzde 1,8 olması yönündeydi.

Tüketici harcamaları, yılın başındaki artışın ardından yüzde 1,6’lık bir hızla artarken beklenti bu rakamın yüzde 1,2 olarak gerçekleşmesiydi.

Fed’in tercih ettiği temel enflasyon metriği ise, yüzde 3,8’le beklenenden daha yavaş bir hızda ilerledi.

ABD ekonomisi, ekonomistlerin birkaç ay önce olmasını beklediklerinden daha iyi durumda. Ekonomistler öngörülerinde bir resesyon olasılığı konusunda ikiye bölünmüşken, güçlü işgücü piyasası, sağlam tüketici harcamaları ve şimdi düşen enflasyon, ABD’nin ekonomik gerilemeden kaçınacağına dair umutları güçlendiriyor.

Fed Başkanı Jerome Powell Çarşamba günü, Merkez Bankası’nın faiz oranlarını çeyrek puan artırmasının ardından yaptığı açıklamada, Fed yetkililerinin artık bir resesyon öngörmediğini belirtmişti.

Bununla birlikte Fed’İn politika faizini 22 yılın en yüksek seviyesine çıkarması gibi faktörler nedeniyle ekonomide ters rüzgarların sürdüğü değerlendiriliyor.

Yine de, Fed’in gösterge faiz oranı 22 yılın en yüksek seviyesinde ve tüketici baskısının köpürdüğüne dair bazı işaretler ile ters rüzgarlar devam ediyor.

Kişisel Tüketim Harcamaları Fiyat Endeksi, Nisan-Haziran döneminde yıllık bazda yüzde 2,6 ile 2020’nin kapanış aylarından bu yana en düşük büyümesini kaydetti. Gıda ve enerji kalemleri çıkarıldığında endeksin iki yılın en yavaş yükselişini kaydettiği gözlendi. Haziran ayı verilerinin Cuma günü yayımlanması bekleniyor.

Dayanıklı mal siparişleri yükseldi

ABD’de dayanıklı mallara yönelik siparişler, Haziran ayında bir önceki aya kıyasla yüzde 4,7 artarak 302,5 milyar dolara çıktı.

Bu dönemde siparişlerin yüzde 1 yükselmesi öngörülüyordu.

Dayanıklı mallara yönelik siparişler, Mayıs’ta ise yüzde 2 artarak 288,9 milyar dolar olmuştu.

Ulaşım ekipmanlarına yönelik siparişler, haziranda üst üste 4. ay yükselerek yüzde 12,1 artışla 115,3 milyar dolara çıktı. Ulaşım hariç siparişler aynı dönemde yüzde 0,6, savunma hariç siparişler de yüzde 6,2 arttı.

Ömrü en az 3 yılı bulan ürünlerden oluşan dayanıklı tüketim mallarına yönelik siparişler, sanayi üretimine ilişkin bilgi vermesi açısından önem taşıyor.

Mal ticaret açığı yüzde 4,4 düştü

Öte yandan ABD’de mal ticareti açığı, Haziran’da aylık bazda yüzde 4,4 azalarak 87,8 milyar dolara geriledi.

Piyasa beklentileri, mal ticareti açığının bu dönemde 91,8 milyar dolar olması yönündeydi. Mal ticaret açığı, Mayıs ayında 91,9 milyar dolar olarak kaydedilmişti.

Söz konusu dönemde mal ihracatı 400 milyon dolar artışla 162,5 milyar dolara çıkarken, mal ithalatı da 3,6 milyar dolar düşerek 250,3 milyar dolara geriledi. Ayrıca, toptan eşya stokları Haziran’da aylık bazda yüzde 0,3 azalırken, perakende stokları yüzde 0,7 arttı.

(Kaynak: BloombergHT.com )

27 Temmuz 2023 Perşembe

Avrupa Merkez Bankası (AMB) sıkılaştırma sürecine yeni faiz artışı kararıyla devam etti. 25 baz puanlık artış geçen yılın Temmuz ayından bu yana verilen 9. artış kararı oldu. Kararın ardından basın toplantısı düzenleyen AMB Başkanı Christine Lagarde, Eylül ve sonrası için alınacak kararlara ilişkin olarak açık fikirli olduklarını ifade etti.

Euro Bölgesi’nde enflasyon hedef seviyelerin üzerindeki seyrini devam ettirirken, Avrupa Merkez Bankası (AMB) sıkılaştırma sürecinde yeni bir faiz artışı kararına imza attı.

AMB faizleri 25 baz puan artırdı. Bu artışla mevduat faizi yüzde 3,75; politika faizi yüzde 4,25 ve gecelik borç verme faizi yüzde 4,50 seviyesine yükseldi.

Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi faizlerin 25 baz puan artırılması yönündeydi.

Haziran’da Euro Bölgesi’nde enflasyon yüzde 5,5 olarak ölçülmüştü.

Karar metninde enflasyonun çok uzun süre yüksek kalmasının beklendiği ifade edildi. Metinde gelecek kararların etkisiyle faizlerin yeteri kadar kısıtlayıcı olacağı da vurgulandı.

Bazı rakamlar gevşeme belirtileri gösterse de, çekirdek enflasyonun genel olarak yüksek olmaya devam ettiğini ifade eden AMB, finansman koşullarının yeniden sıkılaştığını ve talebi giderek azalttığını, bunun da enflasyonu hedefe geri çekmede önemli bir faktör olduğunu söyledi.

Eylül ile ilgili net bir yönlendirme yapılmadı

Piyasalar faiz kararında Eylül ayına ilişkin aradıkları net yönlendirmeyi bulamadı.

Karar metninde önümüzdeki döneme ilişkin olarak “Yönetim Konseyi’nin gelecekteki kararları, enflasyonun yüzde 2’lik orta vadeli hedefe zamanında geri dönmesini sağlamak için, gerekli olduğu sürece AMB’nin temel faiz oranlarının yeterince kısıtlayıcı seviyelerde belirlenmesini sağlayacaktır. Yönetim Konseyi, uygun kısıtlama seviyesini ve süresini belirlemek için verilere bağlı bir yaklaşım izlemeye devam edecektir” ifadeleri kullanıldı.

Para politikası sıkılaştırmasının hanehalklarını etkilemesi 12-18 ayı bulsa da AMB’nin bir yıla ulaşan faiz artışı serisi firmalar ve hanehalkları üzerinde etkisini göstermeye başladı.

Euro Bölgesi’nde ticari kredilere olan talepte yaşanan sert düşüşle birlikte bölgenin en büyük ekonomisi Almanya da resesyondan çıkmakta zorlanıyor. İmalat sektöründe süregelen zayıflığın ardından hizmet sektöründe durgunluk görülmeye başlandı.

Lagarde: Eylül ve sonrası için açık fikirliyiz

Kararın ardından AMB Başkanı Christine Lagarde kameraların karşısına geçti. Lagarde son toplantıdan bu yana yaşanan gelişmelerin beklentilerini desteklediğini ifade etti.

Lagarde’ın öne çıkan ifadeleri şunlar oldu:

Kısa vadeli ekonomik görünüm bozuldu. İmalat zayıf iç taleple gerilerken hizmet sektörü daha sağlam göründü. İstihdam piyasası güçlü kaldı. Ekonominin kısa vadede zayıf kalması bekleniyor.

Mali politika ekonomiyi daha verimli kılmak için yeniden tasarlanmalı. Hükümetler teşvik uygulamalarını azaltmalı.

Enflasyonu etkileyen unsurlar değişiyor. Çekirdek enflasyon göstergeleri yüksek kalmaya devam ediyor. Euro Bölgesi içindeki fiyat baskıları artan şekilde önemli bir unsur olarak öne çıkıyor.

Büyüme ve enflasyon görünümü oldukça belirsiz. Bankalar için fonlama daha maliyetli hale geldi. Geniş TLTRO geri ödemeleri Haziran’da sorunsuz ilerledi.

Enflasyon gerilemeye devam ediyor ama uzun bir süre boyunca yüksek seviyede kalacak gibi görünüyor.

AMB’nin faiz kararı oybirliği ile alındı. Eylül ve sonraki toplantılarda alınacak kararla ilgili açık fikirliyiz. AMB bir toplantıdan diğerine farklı davranabilir.

Bilançonun küçültülmesi konusunu ele almadık.

Kesinlikle politikanın güçlü bir şekilde aktarıldığını görüyoruz.

Eylül’de faiz indirimine gitmeyeceğiz. Eylül’de artış da olabilir, pas da geçebiliriz.

Faizlerle parasal sıkılaşma arasında bir tercih söz konusu değil. Faiz oranları AMB için kilit enstrüman niteliğinde.

(Kaynak: BloombergHT.com )