27 Temmuz 2023 Perşembe

Avrupa Merkez Bankası (AMB) sıkılaştırma sürecine yeni faiz artışı kararıyla devam etti. 25 baz puanlık artış geçen yılın Temmuz ayından bu yana verilen 9. artış kararı oldu. Kararın ardından basın toplantısı düzenleyen AMB Başkanı Christine Lagarde, Eylül ve sonrası için alınacak kararlara ilişkin olarak açık fikirli olduklarını ifade etti.

Euro Bölgesi’nde enflasyon hedef seviyelerin üzerindeki seyrini devam ettirirken, Avrupa Merkez Bankası (AMB) sıkılaştırma sürecinde yeni bir faiz artışı kararına imza attı.

AMB faizleri 25 baz puan artırdı. Bu artışla mevduat faizi yüzde 3,75; politika faizi yüzde 4,25 ve gecelik borç verme faizi yüzde 4,50 seviyesine yükseldi.

Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi faizlerin 25 baz puan artırılması yönündeydi.

Haziran’da Euro Bölgesi’nde enflasyon yüzde 5,5 olarak ölçülmüştü.

Karar metninde enflasyonun çok uzun süre yüksek kalmasının beklendiği ifade edildi. Metinde gelecek kararların etkisiyle faizlerin yeteri kadar kısıtlayıcı olacağı da vurgulandı.

Bazı rakamlar gevşeme belirtileri gösterse de, çekirdek enflasyonun genel olarak yüksek olmaya devam ettiğini ifade eden AMB, finansman koşullarının yeniden sıkılaştığını ve talebi giderek azalttığını, bunun da enflasyonu hedefe geri çekmede önemli bir faktör olduğunu söyledi.

Eylül ile ilgili net bir yönlendirme yapılmadı

Piyasalar faiz kararında Eylül ayına ilişkin aradıkları net yönlendirmeyi bulamadı.

Karar metninde önümüzdeki döneme ilişkin olarak “Yönetim Konseyi’nin gelecekteki kararları, enflasyonun yüzde 2’lik orta vadeli hedefe zamanında geri dönmesini sağlamak için, gerekli olduğu sürece AMB’nin temel faiz oranlarının yeterince kısıtlayıcı seviyelerde belirlenmesini sağlayacaktır. Yönetim Konseyi, uygun kısıtlama seviyesini ve süresini belirlemek için verilere bağlı bir yaklaşım izlemeye devam edecektir” ifadeleri kullanıldı.

Para politikası sıkılaştırmasının hanehalklarını etkilemesi 12-18 ayı bulsa da AMB’nin bir yıla ulaşan faiz artışı serisi firmalar ve hanehalkları üzerinde etkisini göstermeye başladı.

Euro Bölgesi’nde ticari kredilere olan talepte yaşanan sert düşüşle birlikte bölgenin en büyük ekonomisi Almanya da resesyondan çıkmakta zorlanıyor. İmalat sektöründe süregelen zayıflığın ardından hizmet sektöründe durgunluk görülmeye başlandı.

Lagarde: Eylül ve sonrası için açık fikirliyiz

Kararın ardından AMB Başkanı Christine Lagarde kameraların karşısına geçti. Lagarde son toplantıdan bu yana yaşanan gelişmelerin beklentilerini desteklediğini ifade etti.

Lagarde’ın öne çıkan ifadeleri şunlar oldu:

Kısa vadeli ekonomik görünüm bozuldu. İmalat zayıf iç taleple gerilerken hizmet sektörü daha sağlam göründü. İstihdam piyasası güçlü kaldı. Ekonominin kısa vadede zayıf kalması bekleniyor.

Mali politika ekonomiyi daha verimli kılmak için yeniden tasarlanmalı. Hükümetler teşvik uygulamalarını azaltmalı.

Enflasyonu etkileyen unsurlar değişiyor. Çekirdek enflasyon göstergeleri yüksek kalmaya devam ediyor. Euro Bölgesi içindeki fiyat baskıları artan şekilde önemli bir unsur olarak öne çıkıyor.

Büyüme ve enflasyon görünümü oldukça belirsiz. Bankalar için fonlama daha maliyetli hale geldi. Geniş TLTRO geri ödemeleri Haziran’da sorunsuz ilerledi.

Enflasyon gerilemeye devam ediyor ama uzun bir süre boyunca yüksek seviyede kalacak gibi görünüyor.

AMB’nin faiz kararı oybirliği ile alındı. Eylül ve sonraki toplantılarda alınacak kararla ilgili açık fikirliyiz. AMB bir toplantıdan diğerine farklı davranabilir.

Bilançonun küçültülmesi konusunu ele almadık.

Kesinlikle politikanın güçlü bir şekilde aktarıldığını görüyoruz.

Eylül’de faiz indirimine gitmeyeceğiz. Eylül’de artış da olabilir, pas da geçebiliriz.

Faizlerle parasal sıkılaşma arasında bir tercih söz konusu değil. Faiz oranları AMB için kilit enstrüman niteliğinde.

(Kaynak: BloombergHT.com )

27 Temmuz 2023 Perşembe

Ekonomistler, TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın ilk enflasyon raporu sunumunun ardından TCMB’nin enflasyon tahmini hakkında değerlendirmelerde bulundu.

TCMB’nin yeni Başkanı Hafize Gaye Erkan enflasyon raporunun sunumu için ilk kez kameraların karşısına geçti.

Sunumda açıklanan verilere göre, TCMB 2023 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 22,3’ten yüzde 58’e çıkardı. 2024 yıl sonu enflasyon tahmini ise yüzde 8,8’den yüzde 33’e yükseltildi. 2025 yıl sonu enflasyon tahmini de yüzde 15 oldu.

Ekonomistler, TCMB’nin açıkladığı tahminlere ilişkin şu yorumları yaptı:

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, Enflasyon Raporu Toplantısı’nda TCMB’nin yılsonu enflasyon tahmininin yüzde 22’den yüzde 58’e çıkarılmasının “gerçekçi ve inandırıcı bir adım” olduğunu belirtti. “Kredibilite açısından pozitif” olduğunu kaydeden Demiralp “Bizim yılsonu tahminimiz yüzde 72” açıklamasını yaptı.

Şengül: Uzun süredir görmediğimiz kadar gerçekçi tahminler

Bilgi Üniversitesi CEFIS Araştırma Direktörü Özlem Derici Şengül, enflasyon tahminine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “TCMB’nin bu yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 58, gelecek yıl yüzde 33. Resmi rakamlar bazında uzun süredir görmediğimiz kadar gerçekçi tahminler.” dedi.

TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Özatay, konu hakkında yaptığı yorumda, “Enflasyon Raporu toplantısında, TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan teknik yönü güçlü bir sunum yaptı. Arkasındaki analiz güzel.” dedi. Değerlendirmesinde, TCMB’nin yıl sonu enflasyon tahminin yüzde 58 olduğunu belirten Özatay, “Ben daha yüksek beklesem de makul” ifadelerini kullandı. Özatay değerlendirmesine şu sorularla devam etti:

“Makul olmayan: Neden politika faizi yüzde 17,5? Neden iş kredi sıkılaştırması gibi yan yollara bırakılıyor? Neden mevduat faizi düşük olsun isteniliyor?”

Sözer: Enflasyon tahminlerini revize ederek bir yere varamayız

Virtus Global Yönetici Ortağı İnanç Sözer, değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı:
“Biz yüzde 5’lik bir enflasyon hedefini konuşuyoruz. Aşağı yukarı her ay yüzde 5 geliyor. Enflasyon tahminlerinde kabaca 3-4 senedir görmediğimiz kadar samimi bir revizyon var. Ancak revizyonlara rağmen, önümüzdeki 3 sene boyunca tek haneli enflasyonu görmeyecek olmamıza rağmen resmi enflasyon hedefimizi yüzde 5’te tutabiliyor olmak, ‘Ya Merkez Bankası Kanunu’nun bunu nasıl bağlayıcı ve şeffaflık açısından kıymetli olduğunu bilmiyor olmak demek, ya da ben sizden sadece zaman istiyorum, bunları zaman içinde düzelteceğim’ demek anlamına geliyor.

Ne yazık ki Merkez Bankası’nın da ekonomi yönetiminin de fark etmesi gereken birinci husus; Türkiye’nin son 2 yıllık döngü içerisinde, TÜİK’in olağanüstü metodolojik yaklaşımına rağmen yüzde 86’lara yükselen bir enflasyonla mücadele ediyor olması. Türkiye’nin bugün birinci sorunu yüksek enflasyondur. Sayın Başkan da bunu çok güzel şekilde ifade etti. Ancak enflasyon tahminlerini revize ederek bir yere varamayız. Samimi bir hedefi revizyon yapmak zorundayız. ‘2023’te ben gerçekten yüzde 5’i yakalayamam, o sebepten dolayı benden yüzde 5’lik enflasyon hedefini beklemeyin’ itirafını yapabilmesi lâzım.

Türkiye ne yazık ki, para politikasında Sayın Başkanın ifade ettiği gibi 2 tane kısır tartışmaya giriyor. Birincisi siyasi tartışmalar. Bunun memleketimize bir faydası yok. Bunu bırakalım siyasetçiler yapsın. Ancak istikrar analistleri açısından siyaseti değil, bizim daha çok makroekonomik istikrarın nasıl tesis edebileceğini konuşmamız lâzım. Bunu yapabilmek için de ne yazık ki o kadar zamanımız yok. Zaman istemek TL’deki kayıplara göz yummak demek gibi oluyor. O yüzden bence bu konuda bir gözden geçirmeye ihtiyaç var. Öte yandan bugün genel anlamda Başkanın performansını olumlu karşılamak lâzım. Yüksek enflasyonla mücadele etmeye çalışırken manevraları çok zor. Bir yün yumağını çözmeye çalışıyor. O yüzden de kademeli olması vurgusunu çok yapıyor. Ancak hem iletişim mekanizmasını hem de toplumdaki hesap verilebilirlik ilkesi konusunda daha çok adım atması gerekiyor.”

(Kaynak: BloombergHT.com )

27 Temmuz 2023 Perşembe

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın yeni başkanı Hafize Gaye Erkan kamuoyu önünde ilk enflasyon raporu sunumunu gerçekleştirdi. Erkan, TCMB’nin 2023 yıl sonu tahminini yüzde 22,3’ten yüzde 58’e çıkardığını belirtti. Erkan, TCMB’nin temel amacının fiyat istikrarı olduğunu ifade etti.

Seçim sonrası kurda yaşanan artış ve bunun yanında vergilerde ve maaşlarda yapılan ayarlamaların ardından yurt içi piyasalarda dikkatler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) enflasyon raporuna çevrildi.

TCMB’nin yeni başkanı Hafize Gaye Erkan enflasyon raporunun sunumu için ilk kez kameraların karşısına geçti.

Erkan’ın sunumunda öne çıkan ifadeler şunlar oldu:

TCMB’de temel amacımız fiyat istikrarıdır. Enflasyonu kalıcı olarak düşürmek için parasal sıkılaştırma sürecine başladık. Parasal sıkılaştırmayı kademeli olarak güçlendireceğiz. Seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırmaya devam edeceğiz.

Öngördüğümüz dezenflasyon öncesi geçiş sürecindeyiz. Dezenflasyon zeminini dikkatle oluşturuyoruz. Enflasyon kısa vadede bir yükseliş gösterebilir.

Enflasyonda ana eğilim iyileşmesini 2024 yılı ikinci çeyreğinde hissedeceğiz. Sıkılaştırma etkisinin bir kısmı 2023 sonunda hissedilecektir.

Dezenflasyon süreci dönemine girildiğinde, göreli fiyatlarda geçici düzeltmeler yerini kur istikrarı, iyileşen cari denge, mali disiplin, sermaye akımlarında kalıcı güçlenme ve artan rezervlere bırakacaktır.

Dezenflasyon sürecinde enflasyonun ana eğilimi ve beklentiler tutarlı bir şekilde iyileşmeye başlayacaktır.

2025 yılı sonrasını ise istikrar döneminin başlangıcı olarak görüyoruz. Bu dönemde enflasyondaki gerileme hızlanırken, öngörülebilirlik artacaktır.

Kalıcı olarak gerileyen enflasyona, yatırımlar ve nitelikli büyüme eşlik edecektir.

Enflasyondaki gerilemede döviz kurundaki istikrar ve gerileyen küresel emtia fiyatları etkili olmuştur. Geniş kapsamlı gösterge seti Haziran ayında enflasyonun ana eğiliminde güçlenmeye işaret etmiştir.

Göstergeler tüketimde ivmelenmeye işaret etmiştir. Toplam arz ise daha ılımlı seyretmektedir.

Toplam talep koşulları enflasyonist düzeyde seyretmektedir. Talebin arzdan daha hızlı gelişmesi enflasyon üzerinde risk oluşturmaktadır. Çıktı açığının kapanması dezenflasyonun önemli bir süreci olacak.

Seçici kredi adımlarımızın iç talebi dengeleyeceğini öngörüyoruz.

Yılın ikinci yarısında cari işlemler dengesinde belirgin bir iyileşmeyi öngörmekteyiz.

Ücret artışlarının çoğu önümüzdeki birkaç ayda fiyatların çoğuna yansıyacaktır.

Hizmet enflasyonu mal enflasyonuna göre katılık arz etmektedir. Yayılım endeksi hizmet endeksi için tarihsel ortalamayı aşmaktadır.

Parasal sıkılaştırma süreci döviz kurundaki istikrarı destekleyecektir. Dezenflasyon enflasyon beklentilerinin çıpalanmasıyla hızlanacaktır.

Fiyat istikrarı makro istikrarın olmazsa olmazıdır.

Enflasyon beklentileri de katılık göstermekte ve bir süredir yükselmektedir. Tüm araçlar enflasyon hedefe düşene kadar kullanılacaktır.

Sıkılaştırma adımları sonrası mevduat faizleri 12 puan gerileyerek yüzde 30 seviyelerine geldi.

Makro ihtiyati çerçevedeki sadeleşme politika faizinin etkinliğini artırmıştır.

Seçici kredi adımlarımızla kredi genişlemesinin enflasyon üzerindeki etkilerini kontrol etmekteyiz. Parasal sıkılaştırma sürecinde kademeli faiz artışlarını miktarsal sıkılaşma ve seçici kredi adımlarıyla daha bütünsel hale getiriyoruz.

Mevduat faizleri enflasyon beklentileri ile uyumlu seviyelere geldi. Mevduat faizlerinin dolarizasyonu artırmayacak bir seviyede olmasını önemsiyoruz. Bu yüzden miktarsal sıkılaştırma kararı verdik. Zorunlu karşılık adımıyla sistemden 450-500 milyar TL çekilecektir.

Rezervler Haziran’dan beri güçlü bir artış göstermektedir. Rezervlerimiz 113 milyar doların üzerine yükselmiştir.

Risk primimizde de olumlu bir seyir izlenmiştir. Risk priminin düşüşle Haziran’dan bu yana 1,5 milyar dolarlık portföy girişi gerçekleşmiştir.

Kur oynaklığı da gerilemektedir.

Para politikamızın piyasalar üzerindeki olumlu etkileri olduğunu görmekteyiz.

Enflasyon tahmininde keskin artış

TCMB 2023 ortalama ham petrol fiyat tahmini 78,1 dolardan 79,4 dolara çıktı.

2023 yıl sonu gıda enflasyon tahmini yüzde 27,9’dan yüzde 61,5’e çıktı.

(Kaynak: BloombergHT.com )

27 Temmuz 2023 Perşembe

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın yeni başkanı Hafize Gaye Erkan kamuoyu önünde ilk enflasyon raporu sunumunu gerçekleştiriyor.

Seçim sonrası kurda yaşanan artış ve bunun yanında vergilerde ve maaşlarda yapılan ayarlamaların ardından yurt içi piyasalarda dikkatler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) enflasyon raporuna çevrildi.

TCMB’nin yeni başkanı Hafize Gaye Erkan enflasyon raporunun sunumu için ilk kez kameraların karşısına geçti.

Erkan’ın sunumunda öne çıkan ifadeler şunlar oldu:

TCMB’de temel amacımız fiyat istikrarıdır. Enflasyonu kalıcı olarak düşürmek için parasal sıkılaştırma sürecine başladık. Parasal sıkılaştırmayı kademeli olarak güçlendireceğiz. Seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırmaya devam edeceğiz.

Öngördüğümüz dezenflasyon öncesi geçiş sürecindeyiz. Dezenflasyon zeminini dikkatle oluşturuyoruz. Enflasyon kısa vadede bir yükseliş gösterebilir.

Enflasyonda ana eğilim iyileşmesini 2024 yılı ikinci çeyreğinde hissedeceğiz. Sıkılaştırma etkisinin bir kısmı 2023 sonunda hissedilecektir.

Dezenflasyon süreci dönemine girildiğinde, göreli fiyatlarda geçici düzeltmeler yerini kur istikrarı, iyileşen cari denge, mali disiplin, sermaye akımlarında kalıcı güçlenme ve artan rezervlere bırakacaktır.

Dezenflasyon sürecinde enflasyonun ana eğilimi ve beklentiler tutarlı bir şekilde iyileşmeye başlayacaktır.

2025 yılı sonrasını ise istikrar döneminin başlangıcı olarak görüyoruz. Bu dönemde enflasyondaki gerileme hızlanırken, öngörülebilirlik artacaktır.

Kalıcı olarak gerileyen enflasyona, yatırımlar ve nitelikli büyüme eşlik edecektir.

Enflasyondaki gerilemede döviz kurundaki istikrar ve gerileyen küresel emtia fiyatları etkili olmuştur. Geniş kapsamlı gösterge seti Haziran ayında enflasyonun ana eğiliminde güçlenmeye işaret etmiştir.

Göstergeler tüketimde ivmelenmeye işaret etmiştir. Toplam arz ise daha ılımlı seyretmektedir.

Toplam talep koşulları enflasyonist düzeyde seyretmektedir. Talebin arzdan daha hızlı gelişmesi enflasyon üzerinde risk oluşturmaktadır. Çıktı açığının kapanması dezenflasyonun önemli bir süreci olacak.

Seçici kredi adımlarımızın iç talebi dengeleyeceğini öngörüyoruz.

Yılın ikinci yarısında cari işlemler dengesinde belirgin bir iyileşmeyi öngörmekteyiz.

Ücret artışlarının çoğu önümüzdeki birkaç ayda fiyatların çoğuna yansıyacaktır.

Hizmet enflasyonu mal enflasyonuna göre katılık arz etmektedir. Yayılım endeksi hizmet endeksi için tarihsel ortalamayı aşmaktadır.

Parasal sıkılaştırma süreci döviz kurundaki istikrarı destekleyecektir. Dezenflasyon enflasyon beklentilerinin çıpalanmasıyla hızlanacaktır.

Fiyat istikrarı makro istikrarın olmazsa olmazıdır.

Enflasyon beklentileri de katılık göstermekte ve bir süredir yükselmektedir. Tüm araçlar enflasyon hedefe düşene kadar kullanılacaktır.

Sıkılaştırma adımları sonrası mevduat faizleri 12 puan gerileyerek yüzde 30 seviyelerine geldi.

Makro ihtiyati çerçevedeki sadeleşme politika faizinin etkinliğini artırmıştır.

Seçici kredi adımlarımızla kredi genişlemesinin enflasyon üzerindeki etkilerini kontrol etmekteyiz. Parasal sıkılaştırma sürecinde kademeli faiz artışlarını miktarsal sıkılaşma ve seçici kredi adımlarıyla daha bütünsel hale getiriyoruz.

Mevduat faizleri enflasyon beklentileri ile uyumlu seviyelere geldi. Mevduat faizlerinin dolarizasyonu artırmayacak bir seviyede olmasını önemsiyoruz. Bu yüzden miktarsal sıkılaştırma kararı verdik. Zorunlu karşılık adımıyla sistemden 450-500 milyar TL çekilecektir.

Rezervler Haziran’dan beri güçlü bir artış göstermektedir. Rezervlerimiz 113 milyar doların üzerine yükselmiştir.

Risk primimizde de olumlu bir seyir izlenmiştir. Risk priminin düşüşle Haziran’dan bu yana 1,5 milyar dolarlık portföy girişi gerçekleşmiştir.

Kur oynaklığı da gerilemektedir.

Piyasada kur ve vergi artışları sonrasında enflasyon beklentileri yükselmişti

Mayıs’ta yapılan seçimlerin hemen ardından kur tarafında hızlı bir yükseliş izlenmişti. Dolar/TL kuru bu dönemde yüzde 34’e varan artış kaydetti. Kurda artış yaşanırken, TCMB’den piyasa beklentilerinin altında kalan iki faiz artışı gelmişti. TCMB Haziran ve Temmuz aylarında toplamda 9 puanlık artışla politika faizini yüzde 17,50 seviyesine çıkarmıştı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) son verilerine göre Haziran’da enflasyon yüzde 38,21 olarak kaydedilmişti.

A

Kurda ve vergilerde yaşanan artışların etkisiyle Türkiye’de enflasyona ilişkin beklentiler de yukarı yönlü revize edilmişti. TCMB tarafından gerçekleştirilen Temmuz ayı piyasa katılımcıları anketine göre 12 ay sonrası için yüzde 33,21 olmuştu. Bir önceki anket dönemindeki beklenti yüzde 30,65 olarak belirlenmişti.

Yıl sonuna ilişkin beklenti ise yüzde 38,55’ten yüzde 43,82’ye yükselmişti.

(Kaynak: BloombergHT.com )

26 Temmuz 2023 Çarşamba

Geçen ay faiz artırımlarına ara veren ABD Merkez Bankası (Fed) Temmuz ayı toplantısında politika faizini beklentiler dahilinde 25 baz puan artırdı. Faizler böylece 2022’den beri 11. kez artırıldı ve 22 yılın en yüksek seviyesine çıktı.

Fed enflasyonla mücadele kapsamında politika faizini 25 baz puan artırarak yüzde 5,25 – 5,50 aralığına yükseltti. Faizler böylece Ocak 2001’den beri en yüksek seviyeye çıktı. Karar oybirliğiyle alındı.

Bloomberg’in anketine katılan ekonomistlerin beklentisi de 25 baz puanlık artış olması yönündeydi.

Karar metninde enflasyonu düşürmek için ilave sıkılaştırmanın ölçüsünün değerlendirileceği belirtildi. Açıklamada “gelecekteki politika adımları, sıkılaştırmanın etkisine, ekonomik ve finansal gelişmelere bağlı olacak” dendi.

Enflasyonun yüksek kalmaya devam ettiği belirtilerek “Son göstergeler ekonomi aktivitenin ılımlı bir hızda genişlediğini işaret ediyor” değerlendirmesi yapıldı.

ABD bankacılık sisteminin sağlam ve dayanıklı olduğu yinelenirken kredi sıkılaşmasının ekonomik faaliyeti baskılayabileceği belirtildi. Bilanço daraltma hızının duyurulan şekilde sürdürüleceği ifade edildi.

Yetkililer, enflasyonu yüzde 2 hedefine geri döndürme konusunda kararlılığını yineledi.

Powell’dan açıklamalar

Faiz kararı sonrası basın toplantısında konuşan Fed Başkanı Jerome Powell önümüzdeki dönemde gerekirse daha fazla sıkılaşmaya gidebilecekleri mesajını verdi. Enflasyonun hala hedefin üzerinde olduğunu belirten Powell “enflasyon daha ılımlı hale geldi ama yüzde 2’lik hedefe ulaşmamız için önümüzde uzun bir yol var” dedi.

Powell enflasyonu düşürmekte kararlı olduklarını, gelecekteki faiz artışlarının veriye bağlı olacağını belirtti.

Son enflasyon verisinin beklenenden daha iyi geldiğini ancak tek veri ile hareket etmediklerini söyleyen Başkan “Eylül’de gelen verilere bağlı olarak faiz artırabiliriz ya da pas geçebiliriz” diye konuştu.

Powell uyguladıkları politikanın uzun zaman yeterince kısıtlayıcı olmadığını söyledi. Kararların toplantıdan toplantıya verilmeye devam edeceğini belirtti.

Haziran’da pas geçmişti

Fed Mart 2022’den beri süren sıkılaşmanın ardından enflasyonda yavaşlama sinyalleriyle Haziran toplantısında oybirliğiyle faizleri değiştirmeme kararı almıştı. Başkan Jerome Powell, gelecek toplantılarda yetkililerin daha fazla faiz artışını uygun gördüğü mesajını vermişti.

ABD’de son açıklanan Haziran ayı enflasyonu yıllık yüzde 3 olarak 2 yılın en düşük seviyesine gerilemişti. Enflasyon geçen sene Haziran ayında yüzde 9,1 ile zirve yapmıştı.

(Kaynak: BloombergHT.com )

26 Temmuz 2023 Çarşamba

IMF Dünya Ekonomik Görünüm raporunda Türkiye’nin 2023 büyüme tahminini yükseltirken 2024 tahminini düşürdü. Kurum, 2023 yılı için küresel büyüme tahminini de azalan riskler nedeniyle yükseltti.

IMF yayımladığı Dünya Ekonomik Görünüm raporunda Türkiye’nin 2023 yılı büyüme tahminini 0,3 puan artırarak yüzde 3’e yükseltirken 2024 büyüme tahmini yüzde 2,8’e düşürdü.

IMF son aylarda ABD’de borç limiti anlaşmasının çözülmesi, İsviçre ile ABD’de bankacılık sektöründe yaşanan krizlerin kontrol altına alınması gibi risklerin azaldığını belirterek 2023 yılı için küresel büyüme tahminini yüzde 2,8’den yüzde 3’e yükseltti. 2024 tahminini değiştirmeyerek yüzde 3’te tuttu.

Raporda bu son gelişmelerin finans sektöründe karmaşa yaşanma riskini azalttığı vurgulandı.

IMF 2023 küresel enflasyon tahminini de yüzde 7’den yüzde 6,8’e düşürdü.

Küresel büyüme tahminlerinin Nisan ayına kıyasla yükselse de tarihsel standartlarda düşük olduğu belirtildi. Küresel büyümeye yönelik risklerin aşağı yönlü olduğu, enflasyonun hala yüksek seyrettiği ve Ukrayna’daki savaşın şiddetlenmesi, şiddetli hava olayları gibi yeni şoklar oluşması halinde enflasyonun daha da yükselebileceği uyarısı yapıldı.

Gayrimenkul sektöründe krizle mücadele eden Çin ekonomisinde toparlanmanın yavaşlayabileceği, bunun da küresel anlamda negatif etkileri olabileceği ifade edildi.

ABD 2023 büyüme tahmini yükseltildi

Raporda, ABD ekonomisinin, bu yıl yüzde 1,8 ve 2024’te yüzde 1 büyümesinin beklendiği bildirildi.

IMF’nin Nisan ayındaki tahminlerinde, ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 1,6 ve 2024’te yüzde 1,1 büyüyeceği öngörülmüştü.

Geçen yıl yüzde 3,5 olduğu tahmin edilen Euro Bölgesi ekonomisinin büyüme hızının da bu yıl yüzde 0,9’a gerilemesinin beklendiği aktarılan raporda, bölge ekonomisinin 2024’te yüzde 1,5 büyümesinin tahmin edildiği kaydedildi.

IMF’nin Nisan ayındaki tahminlerinde, Euro Bölgesi ekonomisinin bu yıl yüzde 0,8 ve gelecek yıl yüzde 1,4 büyüyeceği öngörülmüştü.

Raporda, daha önce bu yıl yüzde 0,1 küçülmesi öngörülen Almanya ekonomisinin, 2023’te yüzde 0,3 küçülmesinin beklendiği belirtilirken, Fransa ekonomisi ile ilgili büyüme tahmini bu yıl için yüzde 0,7’den yüzde 0,8’e yükseltildi.

Çin’in bu yıla ilişkin ekonomik büyüme beklentisi yüzde 5,2 ve 2024 yılı büyüme tahmini yüzde 4,5 olarak kaldı.

Raporda “Çoğu ekonomide öncelik, finansal istikrarı sağlayarak enflasyonu sürdürülebilir bçimde düşürmek olacak. Bu nedenle Merkez Bankaları fiyat istikrarını onarma hedefine odaklanmayı sürdürmeli.” ifadeleri yer aldı.

(Kaynak: BloombergHT.com )

25 Temmuz 2023 Salı

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek TCMB’nin açıkladığı seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımlarının cari açığı azaltmaya ve enflasyonu orta vadede düşürmeye yönelik olduğunu söyledi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Merkez Bankası’ndan seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımlarının enflasyonu orta vadede düşürmeye yönelik olduğunu söyledi.

Şimşek twitter’dan yaptığı açıklamada “Ülkemizin ödemeler dengesini iyileştirme, kamu açıklarını azaltma ve enflasyonu düşürme amacı doğrultusunda tedbir almaya ve uygulamaya devam ediyoruz. Merkez Bankası’nın bugün açıkladığı kararlar cari açığı azaltmaya ve enflasyonu orta vadede düşürmeye yöneliktir. Sınırlı kaynaklarımızı ihracata ve yatırımlara kanalize etmeye devam edeceğiz.” ifadesini kullandı.

TCMB finansal kaynakların verimli kullanımının desteklenmesi amacıyla, taşıt kredilerinde yüzde 3 olan büyüme sınırını yüzde 2’ye düşürmüş, ayrıca, kredi kartı nakit kullanımlarına ve kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık azami faiz oranını yüzde 2,89’a yükseltmişti.

(Kaynak: BloombergHT.com )

25 Temmuz 2023 Salı

TCMB tarafından finansal kaynakların verimli kullanımının desteklenmesi amacıyla, taşıt kredilerinde yüzde 3 olan büyüme sınırının yüzde 2 olarak belirlenmesine karar verildi. Ayrıca, kredi kartı nakit kullanımlarına ve kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık azami faiz oranı yüzde 2,89’a yükseltildi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımları kapsamında yeni düzenlemeleri, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Buna göre, ihracat ve yatırım kredileri ile deprem bölgesine yönelik krediler, Merkez Bankası’nın kredileri sınırlandırıcı tüm tedbirlerinin dışında tutuldu.

Sıkılaşma sürecini destekleyen adımları tamamlayıcı olarak, kredi büyümesine göre menkul kıymet tesisi kapsamında yüzde 3 olan TL ticari krediler için aylık büyüme sınırının yüzde 2,5 olarak belirlenmesine karar verildi.

İhracat, yatırım, tarım ve esnaf kredileri, bu sınırlandırmanın dışında tutuldu.

Piyasa mekanizmasının işlevselliğini artırmak için faiz oranına göre menkul kıymet tesisi uygulaması sadeleştirildi. Buna göre, ihracat ve yatırım kredileri hariç TL ticari kredilerde birinci kademe kaldırılarak faiz sınırı tek kademe olarak uygulanacak.

İhtiyaç kredilerinde değişikliğe gidilmedi

Finansal kaynakların verimli kullanımının desteklenmesi amacıyla taşıt kredilerinde yüzde 3 olan büyüme sınırının yüzde 2 olarak belirlenmesine, ihtiyaç kredilerinde ise değişikliğe gidilmeyerek yüzde 3 sınırının korunmasına karar verildi.

Kredi kartı nakit kullanım faizi yüzde 2,89

Ayrıca, enflasyonun kontrolü ve iç talebin dengelenmesi kapsamında kredi kartı nakit kullanımlarına ve kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık azami faiz oranı yüzde 2,89’a yükseltildi.

Kredi Kartı İşlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkında Tebliğ de Resmi Gazete’de yayımlandı.

Söz konusu oran, 25 Temmuz’da Merkez Bankası’nın resmi internet sitesinde yayımlanarak 1 Ağustos 2023’ten itibaren geçerli olacak.

Kredi kartlarında uygulanacak gecikme faizi yüzde 2,13 oldu.

Tebliğ ile kredi kartı azami gecikme faiz oranları hesap yöntemi değiştirilerek arttırıldı. Yeni hesaplamada nominal referans oranları artırıldı. Böylece nihai faiz oranları yükseltilmiş oldu.

Öte yandan yeni oranalar KMH hesaplarının faizleri için de geçerli olacak. Tavan 1 Ağustos’ta devreye alınıyor fakat eski bakiyelere uygulanması Ağustos sonunu bulabilir (30 gün önceden sözleşme değişikliğinin bildirilmesi gerektiği için). Yeni nakit çekimler ise yeni tavandan faizlenecek.

İhracatçıya finansmana erişim kolaylaştırıldı

Merkez Bankası, ayrıca, ihracatçıların finansmana erişimini desteklemek ve ihracat desteğini artırmak amacıyla aldığı kararları da duyurdu.

Buna göre, reeskont kredilerinin günlük limiti 1,5 milyar TL’ye yükseltildi.

Reeskont kredilerinde performansa bakılacak

Reeskont kredilerinde KOBİ payının artırılmasına ve kullandırımlarda ihracat artış performansının dikkate alınmasına karar verildi.

Sadeleşme süreci kapsamında reeskont kredilerine erişim şartları kolaylaştırıldı. Reeskont kredisi kullanımında yüzde 30 ilave ihracat bedeli satış koşulu kaldırıldı.

Reeskont kredi vadesi boyunca verilen Döviz almama taahhüdünden, ithalat ödemeleri kapsamındaki döviz alımları istisna tutuldu.

(Kaynak: BloombergHT.com )

25 Temmuz 2023 Salı

ABD Merkez Bankası (Fed), Zürih merkezli banka UBS’ye, haziran ayında satın aldığı Credit Suisse’in Archegos Capital Management ile işlemlerindeki risk yönetimi başarısızlıkları nedeniyle 268,5 milyon dolar para cezası verdi.

Fed’den yapılan açıklamada, 2021’de Credit Suisse’in bir yatırım fonu olan Archegos’un temerrüdü nedeniyle yaklaşık 5,5 milyar dolar zarar ettiği aktarıldı.

Credit Suisse’in tekrarlanan uyarılara karşın Archegos’un oluşturduğu riski yeterince yönetemediğine işaret edilen açıklamada, Fed Yönetim Kurulunun Credit Suisse’ten karşı taraf kredi riski yönetimi uygulamalarını iyileştirmesini ve bankanın ABD operasyonlarındaki diğer risk yönetimi programlarındaki uzun süredir devam eden eksiklikleri gidermesini istediği ifade edildi.

Açıklamada, Fed’in bu kapsamda UBS’ye 268,5 milyon dolar para cezası verdiği bildirildi.

Fed Yönetim Kurulunun eyleminin, İsviçre Finansal Piyasa Denetleme Kurumu ve İngiltere Merkez Bankasının İhtiyati Düzenleme Kurumu (PRA) önlemleriyle alındığına işaret edilen açıklamada, Kurul ve PRA’nın açıkladığı cezaların toplamının yaklaşık 387 milyon dolar olduğu kaydedildi.

İngiltere de ceza verdi

İngiltere Merkez Bankasından (BoE) yapılan açıklamada da PRA’nın Archegos ile ilgili risk yönetimindeki önemli başarısızlıkları nedeniyle Credit Suisse’e 87 milyon sterlin para cezası verdiği bildirildi.

Söz konusu tutarın, PRA’nın verdiği en yüksek para cezası olduğuna işaret edilen açıklamada, bunun bir PRA yaptırım soruşturmasının dört temel PRA kuralının ihlalinin tespit edildiği tek zaman olduğu vurgulandı.

UBS, Credit Suisse’i devralmıştı

ABD’de mart ayında başlayan bankacılık krizinin ardından Avrupa’da da Credit Suisse paniği yaşanmıştı. Credit Suisse bankasının en büyük ortağı Suudi Ulusal Bankasının sermaye artırımı yapmayacağını duyurmasının ardından yaşanan gelişmeler, bankayı iflasın eşiğine sürüklemişti.

İsviçre’nin en büyük bankası UBS, hükümetin 200 milyar franklık likidite desteğiyle kriz yaşayan 167 yıllık Credit Suisse’i 3 milyar franga satın alacağını açıklamıştı.

Zürih merkezli UBS, rakibi Credit Suisse’i devlet yardımıyla devralma sürecini haziran ayında tamamlamıştı.

(Kaynak: BloombergHT.com )

22 Temmuz 2023 Cumartesi

Geride bıraktığımız haftada yurt içi piyasalarda dikkatler TCMB’nin faiz kararı ve Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasında imzalanan anlaşmaya çevrilirken küresel piyasalarda ise, Rusya’nın tahıl anlaşmasından çekilmesi öne çıktı.

1- KKM’ye yüzde 15 zorunlu karşılık geldi

Resmi Gazete’de yer alan karara göre Kur Korumalı Mevduat hesapları için zorunlu karşılık oranı tüm vadelerde yüzde 15 oldu.

2- TCMB reeskont kredilerinde limiti yükseltti

TCMB, ihracatçının reeskont kredisi için bankaların günlük limitini 5 kat artışla 1,5 milyar TL’ye çıkardı.

3- Faizi 250 baz puan artıran TCMB’den miktarsal sıkılaşma mesajı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) yeni yönetimi altında ikinci toplantısında da piyasa beklentilerinin altında bir faiz artışı gerçekleştirdi. TCMB politika faizini 250 baz puan artışla yüzde 17,50’ye çıkarırken karar metninde sıkılaştırma sürecinin devamına karar verildiğini vurguladı. Metinde miktarsal sıkılaşma mesajı da öne çıktı. Bloomberg HT’ye konuşan kaynaklar kısa süre içinde miktarsal sıkılaştırma çerçevesinde likidite azaltıcı önlemler gelebileceğini belirtti.

4- Türkiye ile BAE arasında 50,7 milyar dolarlık anlaşma imzalandı

İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, iki ülke arasında enerji, ulaştırma, altyapı, lojistik, e-ticaret, finans, sağlık, gıda, turizm, emlak, inşaat, savunma sanayii, yapay zeka ve ileri teknolojiler gibi alanlarda 13 belgenin imzalandığı, anlaşmaların toplam tutarının 50,7 milyar dolar olduğu duyuruldu.

5- TCMB fonlamasında 4 yıldır görülmeyen tablo

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) net fonlaması 2019’dan sonra ilk kez negatif bölgeye geçti.

6- Rusya: Tahıl Koridoru anlaşması sona erdi

Karadeniz Tahıl Koridoru’nda kayıtlı son gemi olan TQ Samsun Odessa limanını kargosuyla terk ederken Rusya tarafından anlaşmanın sona erdiği açıklaması geldi. Kremlin şartları karşılanana dek anlaşmaya dönmeyeceğini açıkladı.

7- Bakan Şimşek’ten ‘tasarruf’ genelgesi

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in imzasıyla kamu kurumlarına gönderilen genelgede, deprem kaynaklı maliyetler haricinde tüm harcamaların yeniden gözden geçirilmesi gerektiği belirtildi. Genelgeye göre, harcamaları bütçeyle sınırla kalacak kamu kurumları temsil, tören, ağırlama, tanıtım ve personel giderleri, enerji ve su alımları, personel servisi hizmetine ilişkin giderler ve diğer hususlarda genelgede belirlenen kurallara uymakla yükümlü olacak.

(Kaynak: BloombergHT.com )