Hazine ve Maliye Bakanlığı 7 yıl vadeli değişken faizli 6 ayda bir kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihracında ihale ve ihale öncesi satışlarla toplamda 2,6 milyar TL borçlandı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı Ağustos ayı borçlanma programına 7 yıl vadeli değişken faizli 6 ayda bir kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihracıyla devam etti.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 7 yıl vadeli değişken faizli 6 ayda bir kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihracında 2,92 milyar TL’lik teklif gelirken net satış 1,51 milyar Tl oldu.
İhalede dönemsel faiz yüzde 9,01 olarak gerçekleşti.
İhale öncesi piyasa yapıcılardan gelen 1,71 milyar TL’lik teklife karşılık 1,1 milyar TL’lik satış gerçekleştirildi. Hazine bu tahvilde kamuya satış yapmadı.
Ekonomistlere göre ABD ekonomisinin resesyona girip girmeyeceğini net bir şekilde görmek zaman alacak.
Fed’in faiz patikasında belirleyici olacak resesyonun yaşanıp yaşanmayacağı belirsizliğini koruyor.
ABD ekonomisinde resesyonun yaşanacağını öngören bankalardan Barclays’in kıdemli ekonomisti Jonathan Millar’a göre en az iki çeyrek daha resesyon belirsizliği sürecek.
Enflasyondaki son düşüşün Fed’e zaman kazandırdığını düşünen Millar “Fed yumuşak inişi ilan etmekten henüz uzakta olduğunu piyasalara göre daha iyi anlıyor” yorumunu yapıyor.
Eski Fed üyesi ve Pimco danışmanı Richard Clarida da gelecek yıl bahar aylarında resmin daha net görüleceğini belirterek ABD ekonomisine yönelik risklerin iki yönlü olduğuna vurgu yaptı.
Enflasyonun yeniden yükselişe geçerek daha sert faiz artırımlarına yol açabileceğini düşünen ekonomistlerin sayısı da az değil.
Artan petrol fiyatları ve konut fiyatlarındaki yükselişin daha yüksek enflasyona yol açacağını tahmin eden Renaissance Macro Research Başekonomisti Neil Dutta “Geçmiş tecrübelere bakmadan yumuşak iniş olacağı sonucuna varmak mümkün değil” değerlendirmesini yapıyor.
Goldman Sachs ekonomistleri, 2024 yılının ikinci çeyreğinde Fed’in ilk faiz indirimini bekliyor.
Goldman Sachs ekonomistleri, Fed’in üç ayda bir kademeli bir düşüş hızıyla önümüzdeki Haziran ayı sonuna kadar faiz oranlarını düşürmeye başlayacağını tahmin ediyor.
Jan Hatzius ve David Mericle dahil olmak üzere Goldman ekonomistleri yayınladıkları bir notta, “Tahminlerimizdeki kesintiler, enflasyon hedefe yaklaştıktan sonra fon oranını kısıtlayıcı bir seviyeden normalleştirme arzusundan kaynaklanıyor” denildi.
Goldman ekibi 2024’ün ikinci çeyreğinde başlayacak faiz indirimlerini bekliyor. Oranı belirleyen Federal Açık Piyasa Komitesinin önümüzdeki ay bir artışı atlaması ve Kasım toplantısında “çekirdek enflasyon eğiliminin sona erdiği” sonucuna varması bekleniyor.
Goldman ekonomistleri, “Normalleşme, faiz indirimi için acil bir motivasyon kaynağı değil ve bu nedenle FOMC bunun yerine sabit kalınması yönünde karar alabilir. 25 baz puanlık kesintiler bekliyoruz, ancak hız konusunda emin değiliz” denildi.
Geçen hafta, veriler ABD enflasyonunun yüzde 3,2’lik beklenenden daha yavaş bir oranda arttığını ve enerji ve gıda maliyetlerini içermeyen çekirdek tüketici fiyat endeksinin yıllık yüzde 4,7’lik bir hızda ilerlediğini gösterdi.
Mart 2022’de Fed politika yapıcıları, gösterge faiz oranı hedeflerini yüzde 5,25 ila yüzde 5,5 aralığına yükseltmeye başladı. Goldman’ın ekibi, “Fon oranının sonunda yüzde 3-3,25’te sabitlenmesini bekliyoruz” diye yazdı.
Küresel piyasalarda yüksek enflasyon gündemi devam ederken, ABD tarafından gelen Temmuz ayı TÜFE verileri gelecek döneme ilişkin olumlu bir sinyal vermiş gibi gözüküyor. Enflasyon verileri, tüketici fiyatlarının bir yıl öncesine göre yüzde 3,2 arttığını gösterdi. En son rakam geçen yılki yüzde 9,1’lik zirvenin çok altında kalan enflasyon verisi hala Fed’in yüzde 2’lik enflasyon hedefinin üzerinde kalmaya devam ederken enflasyona yönelik nasıl aksiyon alınacağına dair piyasalarda hâlâ belirsiz bir hava var.
Amerika Birleşik Devletleri’nde enflasyon geçen yıldan bu yana ciddi oranda düşerek, ülkeyi iki yıldan uzun süredir saran fiyat baskılarının çoğunu yumuşattı. Ancak Fed, ekonomistler ve yatırımcılar, fiyat baskılarının nereye yönelebileceğine dair işaretler için çekirdek enflasyon rakamlarına özellikle dikkat ediyor. Aylık çekirdek enflasyon yüzde 0,2’lik sakin bir seviyede kalırken, yıllık çekirdek enflasyon verisi ise yüzde 4,7 ile Ekim 2021’den bu yana en düşük artışı kaydetti. Ancak buna rağmen çekirdek enflasyon, genel enflasyondan hâlâ daha yüksek seviyede. Bu noktada uzmanlara göre şimdi zor kısım geliyor. Piyasa beklentilerine göre bu aşamadan sonra enflasyonu yüzde 2’lik hedef oranına indirmenin çok daha zor ve yavaş olması bekleniyor.
Fed üzerindeki baskı azaldı
Temmuz ayına ilişkin enflasyon verilerini Bloomberg HT’ye değerlendiren Oanda Kıdemli Piyasa Analisti Craig Erlam, açıklanan verilerin umut verici olduğunu söyledi. Hem manşet hem de çekirdek enflasyona ilişkin rakamların 20 Eylül’de açıklanacak olan faiz kararı üzerindeki baskıyı azalttığını belirtti.
Fed’in enflasyonla mücadele kapsamında bu yıl içinde faiz artışı yapmama ihtimalinin de olduğunu belirten Erlam, açıklanan veriler ışığında yumuşak bir iniş ya da hafif bir ekonomik durgunluğun ihtimaller arasında olduğunu söyledi.
Craig Erlam, Fed başkanı Joreme Powell’ın 24-26 Ağustos tarihlerinde yapılacak olan Jackson Hole toplantısında piyasalara uyarıcı mesajlar vereceğini aktardı. Bu toplantıdan bu yıla ilişkin büyük bir politika değişikliklerine dair herhangi bir ipucu beklemediğini paylaştı.
Bir ya da iki faiz artışı gelebilir
Enflasyon verilerine ilişkin görüşlerini paylaşan Cleo Capital Genel Müdürü Sarah Kunst ise ABD’de tüketici fiyatlarının beklentiler dahilinde ilerlediğini belirtti. Konut ve gaz fiyatlarının hâlâ yüksek olsa da birçok sektörde fiyatların beklentilere paralel bir şekilde düştüğünü vurguladı.
Fed’in Eylül ayı toplantısında faiz artışına ara verebilme ihtimalinin olduğunu belirten Kunst, bankanın yıl sonuna kadar büyük olasılıkla bir veya iki küçük artış daha yapabileceğini aktardı. ABD ekonomisinde son zamanlarda öne çıkan sert/yumuşak iniş tartışmalarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Cleo Capital Genel Müdürü, inişin çok sert olmayacağı ve ABD ekonomisinin derin bir durgunluktan kaçınabileceği konusunda umutlu olduğunu ifade etti.
ABD Borsalarına ilişkin beklentilerini de açıklayan Sarah Kunst, Fed’in faiz artışlarına son vermeden ABD borsalarında çok fazla yükseliş hareketinin olmayacağını aktardı. Powell’ın Eylül ayındaki FOMC toplantısında dair politika faizinde nasıl adım atacağına dair mesajların Jackson Hole toplantısında vereceğini de sözlerine ekledi.
https://dovizchi.com/wp-content/uploads/2023/08/2336439_620x349.jpg349620Kerimhttps://dovizchi.com/wp-content/uploads/2022/10/dovizchi-logo-new-300x138.pngKerim2023-08-11 17:20:442023-08-11 17:22:30ABD enflasyon verisi sonrası gözler Jackson Hole’da
ABD’de üretici fiyatları enflasyonu belirli hizmet kategorilerindeki güçlenmenin etkisiyle Temmuz ayında hız kazandı.
ABD’de ılımlı tüketici enflasyonu verilerinin ardından üretici enflasyonunda beklentilerin üzerinde bir tablo ortaya çıktı.
Ülkede üretici fiyatları Temmuz’da bir önceki aya göre yüzde 0,3 arttı. Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi artışın yüzde 0,2 olması yönündeydi. Bir önceki ay yüzde 0,1 olarak açıklanan veri ise değişim olmadığı şeklinde revize edildi.
Üretici fiyatları yıllık bazda ise yüzde 0,8 artış gösterdi. Bu veriye ilişkin beklenti yüzde 0,7 olarak belirlenmişti.
Çekirdek göstergeler de beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Aylık bazda gıda ve enerji hariç üretici fiyatları yüzde 0,3 arttı. Beklenti yüzde 0,2 olmuştu. Yıllık çekirdek üretici enflasyonu ise yüzde 2,4 oldu.
Küresel tedarik zincirlerinin normalleşmesi, yurtdışındaki cansız talep ve tüketici harcamalarında mallardan hizmetlere doğru daha geniş bir kayma yaşanması, genel olarak geçen yıl boyunca üretici tarafında enflasyonist baskıların hafifletilmesine yardımcı oldu. Ancak petrol fiyatları yükseldikçe ters rüzgarlar yeniden artıyor.
Portföy yönetimi, ayakta tedavi ve yolcu taşımacılığı gibi kategorilerdeki artışların da etkisiyle hizmet maliyetleri yaklaşık bir yılın en yüksek artışını kaydetti.
ABD’de tüketici fiyatlarında son iki ayda arka arkaya açıklanan artışlar, iki yıldan uzun bir sürenin en düşük seviyesinde gerçekleşirken, Fed’in ekonomiyi resesyona sokmadan enflasyonu dizginlemeyi başarabileceğine dair umutlar artmıştı.
Gıda ve enerji hariç fiyatları kapsayan çekirdek enflasyon aralıksız ikinci ayında yüzde 0,2 oranında artış kaydetmişti. Manşet enflasyon aylık bazda beklentilere paralel açıklanırken, yıllık bazda yüzde 3,2 ile tahminin altında kalmıştı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Haziran ayına ilişkin ödemeler dengesi istatistiklerine göre cari denge Ekim 2021’den bu yana ilk kez aylık fazla verdi.
Türkiye ekonomisinde cari denge Haziran ayında 674 milyon dolar fazla verdi.
Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi cari dengenin 300 milyon dolar fazla vermesi yönündeydi.
Cari dengede 2021 yılının Temmuz-Ekim döneminde aylık olarak cari fazla kaydedilmişti. Ekim ayında 4,1 milyar dolarla rekor fazla izlenmişti.
Haziran ayı itibariyle 12 aylık cari açık 56,5 milyar dolar olarak kaydedildi. Mayıs ayında bu rakam 59,7 milyar dolar olmuştu.
Haziran ayında çekirdek denge olarak bilinen altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı ise 5,6 milyar dolar fazla verdi.
Aynı dönemde ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığı 3,7 milyar dolar olarak gerçekleşti. Hizmetler dengesi kaynaklı girişler 5,02 milyar dolar olurken bu kalem altında seyahat kaleminden kaynaklanan net gelirler 4,2 milyar dolar oldu.
Net hata noksanda rekor giriş
TCMB verilerine göre, Haziran’da doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler 135 milyon dolar olarak kaydedildi.
Portföy yatırımları tarafında ise 1,8 milyar dolarlık net giriş görüldü. Alt kalemler itibarıyla incelendiğinde, yurt dışı yerleşiklerin hisse senetlerinde 1,1 milyar dolar, devlet iç borçlanma senetleri piyasalarında 46 milyon dolar net alış yaptığı izlendi.
Haziran ayında resmi rezervler, Mayıs ayındaki 16,6 milyar dolarlık azalışın ardından 11,2 milyar dolar artış kaydetti.
Net hata noksanda ise 3 ayın ardından yeniden fazla görüldü. Net hata noksan Haziran’da 5,5 milyar dolar giriş izlendi.
https://dovizchi.com/wp-content/uploads/2023/08/2336396_620x349.jpg349620Kerimhttps://dovizchi.com/wp-content/uploads/2022/10/dovizchi-logo-new-300x138.pngKerim2023-08-11 13:46:352023-08-11 13:46:41Cari denge 1,5 yıl sonra fazla verdi
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayımlanan verilere 4 Ağustos haftasında kartlı harcamalar 181,6 milyar TL ile rekor seviyeye yükseldi.
Sanayi üretiminde ikinci çeyrekte yıllık bazda gerileme dikkat çekerken, iç tüketime ilişkin göstergelerde yukarı yönlü ivmenin devam ettiği izleniyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, 4 Ağustos haftasında banka kartı ve kredi kartı işlemler tutarı yüzde 2,1 artışla 181,6 milyar TL seviyesine yükseldi.
Böylelikle kartlı harcamalarda yeni rekor görüldü.
Ekonomist Bürümcekçi’nin değerlendirmesine göre bu artışa vergi ve BES ödemelerinin 0,7 milyar TL artış ile sınırlı yukarı yönlü etkide bulunduğu izlendi.
En yüksek artışlar hizmet, gıda ve eğitim-kırtasiyede
Kartlı harcamalarda tüketim kategorileri incelendiğinde artışlar genele yayıldığı, bunun yanında en belirgin haftalık artışların hizmet sektörleri, çeşitli gıda ve eğitim-kırtasiye harcamalarında yaşandığı görüldü. Harcamaları azalan az sayıda alt gruplar arasında ise elektrik-elektronik ve mobilya öne çıktı.
Bu işlemlerden ayrı olarak açıklanan internet üzerinden yapılan alışverişlerde ise haftalık 2,1 milyar TL azalış ile 57,3 milyar TL’ye düşüş kaydedildi.
Kartlı harcamalarda internet dahil, vergi ve BES ödemeleri hariç toplam alışverişin son 4 haftalık ortalamasının yıllık değişimi de yüzde 152 artış ile hızlanma kaydetti.
ABD’de Temmuz ayına ilişkin tüketici enflasyonu verileri belli oldu. Gıda ve enerji hariç fiyatları kapsayan çekirdek enflasyon aralıksız ikinci ayında yüzde 0,2 oranında artış kaydetti. Manşet enflasyon aylık bazda beklentilere paralel açıklanırken, yıllık bazda yüzde 3,2 ile tahminin altında kaldı.
ABD’de tüketici fiyatlarında son iki ayda arka arkaya açıklanan artışlar, iki yıldan uzun bir sürenin en düşük seviyesinde gerçekleşirken, Fed’in ekonomiyi resesyona sokmadan enflasyonu dizginlemeyi başarabileceğine dair umutlar arttı.
ABD’de tüketici fiyat endeksi Temmuz’da bir önceki yıla göre yüzde 3,2 arttı.
Aylık enflasyon ise yüzde 0,2 olarak kaydedildi.
Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi yıllık artışın yüzde 3,3 olması yönündeydi. Aylık olarak ise yüzde 0,2’lik enflasyon beklentisi ortaya konmuştu.
Çekirdek göstergeler de beklentilere paralel gerçekleşti.
Buna göre, gıda ve enerji hariç tüketici fiyatları aylık olarak yüzde 0,2 arttı. Yıllık çekirdek enflasyon ise yüzde 4,7 olarak kaydedildi.
Enflasyondaki bu tablo, sağlam ekonomik büyüme ve sağlıklı ancak kademeli olarak soğuyan bir işgücü piyasası ile birlikte, Fed açısından doğru yönde atılmış bir başka adımı temsil ediyor. Faizlerin 22 yılın en yüksek seviyelerine çıkması, fiyat baskılarını yatıştırmada önemli rol oynadı, ancak birçok ekonomistin kaçınılmaz olarak gördüğü resesyon ise henüz yaşanmadı.
Bu veri, Fed yetkililerinin eylül ayı toplantısında dikkate alacakları bir dizi önemli veriden sadece biri. Veri akışı bu yönde gelmeye devam ederse, Fed önümüzdeki ay faiz oranlarını sabit bırakabilir.
Verinin ayrıntıları, genel TÜFE’deki artışın %90’ından fazlasının, yılın başından bu yana yumuşayan konut maliyetlerinden kaynaklandığını gösterdi. Trafik sigortaları da yükselişe katkı sağladı. İkinci el otomobil fiyatları ise ikinci ayda düştü ve sebze-meyve fiyatları bu yılın başından bu yana en yüksek artışını kaydetti.
Küresel piyasalarda tüm dikkatler ABD enflasyonuna çevrildi. Ekonomistler ABD’de enflasyonunun yıllık bazda Temmuz’da artmasını öngörüyor.
Küresel Borsalar ABD enflasyon verileri öncesinde düşüyor.
Çarşamba günü Wall Street endeksleri teknoloji hisseleri öncülüğünde gerilemişti. S&P 500 yüzde 0,70, Nasdaq 100 yüzde 1,12 düşüş kaydetti. ABD vadeli endeksleri ilk işlemlerde artıda.
Asya’da Japon Nikkei 225 pozitif ayrışırken, Çin CSI 300 ve Hong Kong Hang Seng ekside.
ABD 2 yıllık tahvil getirisi veriler öncesinde yüzde 4,81 seviyesinde. 10 yıllık ABD tahvillerinin getirisi de dün itibarıyla gerilediği yüzde 4 sınırında.
Bloomberg Dolar Endeksi 1.231 seviyesinde, hafif artıda.
Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin medyan beklentisi ABD’de tüketici fiyat endeksinin bir önceki aya göre yüzde 0,2, bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 3,3 oranında arttığı yönünde.
Gıda ve enerji hariç çekirdek TÜFE’de ise aylık yüzde 0,2, yıllık yüzde 4,7 yükseliş açıklanacağı tahmin ediliyor.
Çekirdek enflasyon Haziran ayında yüzde 4,8 oranında açıklanmıştı.
Bloomberg Economics ABD Başekonomisti Anna Wong, “Temmuz verisi ABD ekonomisini vuran bir dezenflasyon dalgasını gösterecek. Çekirdek TÜFE’de son dönemde görülen ılımlılaşmanın, daha çok faize duyarlı harcama kategorilerindeki talebi baskılayan geçmişteki Fed faiz artırımları ile birlikte kötüleşen ekonomik görünümden kaynaklandığına inanıyoruz” dedi.
Bununla birlikte ABD’de tüketici enflasyonunun ağustos ayında yükselen petrol fiyatlarının etkisiyle keskin şekilde yükselmesini bekleyen Wong, “Yine de enflasyon beklentileri önemli ölçüde yükselmedikçe, politika yapıcıların büyüme yavaşlarken hız kesmeye devam etmesi gereken çekirdek veriye odaklanmaya devam etmesini bekliyoruz. Bu nedenle Bloomberg Economics, Fed’in bu yıl faiz artırımlarını muhtemelen bitirdiğine ve yakın vadeli petrol fiyatı artışına bakacağına inanıyor” dedi.
Moody’s, Türkiye ile ilgili yayımladığı raporda, uygulanan ekonomi politikalarının kredi görünümü için olumlu olduğunu ancak yeni bir politika dönüşü riskinin de olduğunu belirtti.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s yeni ekonomi yönetiminin daha ortodoks, kural bazlı ve öngörülebilir politikaya geçmesinin kredi görünümü açısından olumlu olduğu değerlendirmesi yaptı. Bununla birlikte uygulanan politikaların ekonomiyi kabul edilebilir seviyeden daha hızlı yavaşlatması durumunda yeni bir politika değişimi riski olduğu da vurgulandı. Kuruluş, böyle bir durumda kredi görünümünün negatife çevrilebileceği konusunda uyarıda bulundu.
Moody’s son dönemde Türkiye’nin kredi profilinin, yüksek enflasyonla sonuçlanan öngörülemez politikalar yüzünde baskılandığını ifade etti. Merkez Bankası kredibilitesi ve yatırımcı güveninin olmayışının da kredi görünümü üzerinde negatif etkisi olduğu vurgulandı. Öte yandan raporda seçimlerin ardından yeni hükümetin ortodoks politikalara dönüş vaadi ile atılan adımların altı çizildi.
Büyüme yavaşlayacak
Yeni ekonomi yönetiminin uyguladığı politika değişikliğinin daha yavaş büyümeye yol açacağı ifade edilen raporda, “Yeni ekonomi ekibinin temel zorluğu ekonomideki dengesizlikleri gidermek ile büyümeyi sürdürmek arasındaki dengeyi sağlamak olacak” denildi. Kuruluş, gelecek sene yapılacak yerel seçimleri de dikkate alarak, para politikasında yavaş ve kademeli sıkılaşmanın sürmesini beklerken, bunun enflasyonun önümüzdeki aylarda yüksek seviyelerde kalacağı öngörüsünü yaptı.
Politika dönüşü riski var
Moody’s halihazırda Türkiye’nin kredi görünümünü durağanda tutuyor. Raporda, durağan görünümün dengeli riskleri yansıttığı belirtiliyor. Kuruluş, geleneksel politikalara doğru geçişin devamı halinde bunun kredi görünümü ve notunu olumlu etkileyeceğini belirtirken, yeni bir politika dönüşü riskinin de oldukça yüksek olduğunun altını çizdi. Kuruluş böyle bir durumda kredi görünümünün negatife döneceğini belirtti. Makroihtiyati önlemlerin kaldırılmasında olası hatalar olabileceğini belirten Moody’s, şu ana kadar bu alanın iyi yönetildiğini ifade etti.