15 Kasım 2023 Çarşamba
Dolar/TL’de bir süredir görülen ılımlı yükseliş ivmesi Asya piyasalarında kurun 28,70 ile yeni rekor seviyesini görmesiyle devam etti.
Dolar/TL kuru Asya piyasalarındaki sığ işlemlerde tarihi zirvesini yeniledi.
Kur 28,70 seviyesinin üzerini test etti. Bu seviyenin görülmesinin ardından bankalararası piyasanın açılmasını takiben 28,66 seviyesinde dengelenme sağlandı. Kurda son dönemde ılımlı bir yükseliş ivmesi dikkat çekiyordu. Son bir ayda dolar/TL kurunda yüzde 2’yi aşan yükseliş izlendi. Yılbaşından bu yana bakıldığında ise kurda yüzde 53’ü aşan prim görüldü.
Türkiye’nin gösterge tahvil faizi yüzde 41,68 seviyesindeyken, risk primi ise 370 baz puan civarında.
Son dönemde yurt içi piyasalarda tahvil tarafı önemli bir başlık olarak öne çıkmıştı.
Hazine Salı günü gerçekleştirdiği iki borçlanma ile Kasım ayı programını tamamladı. Kasım’da 78 milyar TL borçlanma öngören Hazine aylık programını öngörülerine yakın borçlanma ile tamamladı.
Hazine’nin son dönemde gerçekleştirdiği ihaleler tahvil bono piyasasının kamu kontrolünden yeniden serbest piyasaya doğru ilerlediğini gösterdi.
TCMB’nin geçen ay bankalara tahvil yükümlülüğü getiren regülasyonların önemli bölümünü kaldırması ve faiz artışları TL cinsi bono piyasasını yeniden serbestleşmeye doğru götürdü.
Son dönemde yabancı yatırımcılar TL tahvil piyasasının gelecek sene yeniden büyük bir yabancı ilgisi göreceğine dair görüş açıklamaya devam ediyor. Deutsche Bank, Türkiye’nin TL cinsi tahvillerinin gelecek yıl gelişmekte olan ülkelerdeki lokal para birimi tahvilleri arasında en iyi performansı gösterenlerden olmasını bekliyor.
15 Kasım 2023 Çarşamba
Küresel piyasalarda ABD’de Salı günü açıklanan enflasyon verilerinin pozitif etkisi devam ediyor. Bununla birlikte ABD’de açıklanan ılımlı tüketici enflasyonu verilerine rağmen JPMorgan’dan Citadel’e bir dizi yatırımcı “fazla iyimser olunmaması gerektiği” konusunda uyarıyor.
Küresel hisse senedi piyasaları ABD’de açıklanan zayıf enflasyon verisinin etkisinde yükselmeye devam ediyor.
Salı günü Wall Street endeksleri yüzde 2 civarı yükselişler kaydettikten sonra, yeni işlem gününde vadeli işlemlerde pozitif görünümü koruyor. MSCI Asya Pasifik Endeksi yükselişini aralıksız üçüncü güne taşırken; Hong Kong, Japonya ve Güney Kore hisse endeksleri yüzde 2’nin üzerinde artıda.
Salı günü 20 baz puan düşüşle yüzde 4,8360’tan kapanan ABD 2 yıllık tahvil getirisi bu sabah zayıf görünümü koruyor. ABD 10 yıllık tahvil getirisi de dün 19 baz puan gerileyerek yüzde 4,4473’ten kapandıktan sonra bu sabah bir miktar daha düştü.
Salı günü yüzde 1,23 düşüşle 1.249 seviyesine inen Bloomberg Dolar Endeksi de yatay seyrediyor.
Ünlü yatırımcılara göre ABD’de enflasyon sorunu bitmedi
ABD’de Ekim ayı çekirdek tüketici enflasyonunun hem beklentilerin altında kalması hem de önceki aya göre hız kesmesinin ardından swap piyasalarında ilave bir faiz artışı ihtimali neredeyse sıfıra inerken, temmuz ayına kadar 50 baz puanlık faiz indirimine gidilebileceği fiyatlandı.
Ancak JPMorgan Chase & Co. CEO’su Jamie Dimon, “insanların kısa vadeli rakamlara aşırı tepki verdiğini ve bunu yapmayı bırakmaları gerektiğini” söyledi. Bloomberg TV’ye konuşan Dimon, “Korkarım ki enflasyon o kadar da kolay ortadan kalkmayabilir” dedi ve Fed’in şu anda faiz artışlarına ara vermesini doğru bulsa da ileride “biraz daha fazlasını yapması gerekebileceğini” öngördü.
- JPMORGAN CEO’SUNDAN ENFLASYON UYARISI
Benzer şekilde Citadel kurucusu Ken Griffin de Fed’in faiz oranlarını çok hızlı düşürmesi durumunda itibarının zedelenmesi riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Fed yetkililerinden de temkinli mesajlar geldi.
Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee, “Mal enflasyonunun zaten düşmeye başladığı ve konut dışı hizmet enflasyonunun yavaş yavaş uyum sağladığı bir ortamda, önümüzdeki birkaç çeyrekte daha fazla ilerleme kaydedilmesinin anahtarı konut enflasyonuna bağlı olacak.
Enflasyon düştükçe yolumuzda her zaman bazı tümsekler olur” derken; Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin son aylarda fiyat baskılarını frenleyen “gerçek bir iyileşme” olmasına rağmen “enflasyonun yüzde 2’ye doğru yumuşak bir iniş yolunda olduğuna ikna olmadığını” ifade etti.
“Enflasyon düştü, ancak düşüşün büyük kısmı, artan talep ve arz sıkıntısından kaynaklanan Kovid dönemindeki fiyat artışlarının kısmen tersine çevrilmesi oldu” diyen Barkin, “Barınma ve barınma enflasyonu tarihi seviyelerin üzerinde kalmaya devam ediyor. Hizmet enflasyonu da öyle” diye ekledi.
ARK Investment Management CEO’su Cathie Wood ise Fed’in “aşırı” sıkılaştığını, önümüzdeki dönemde “daha fazla deflasyon göreceğimizi” ve “haklıysa kayda değer faiz indirimleri geleceğini” öngördü.
15 Kasım 2023 Çarşamba
ABD Temsilciler Meclisi’nden hükümetin kapanmasını önleyecek geçici bütçe tasarısına onay
ABD Temsilciler Meclisi, federal hükümetin kapanmasını önleyecek geçici bütçe tasarısını onayladı.
Enerji, Tarım, Ulaştırma, Konut ve Kentsel Gelişim gibi bakanlıklara 19 Ocak’a, Savunma Bakanlığının (Pentagon) da aralarında bulunduğu hükümetin geri kalanına ise 2 Şubat’a kadar finansman sağlanmasını öngören tasarı, 95’e karşı 336 oyla kabul edildi.
Tasarıya, Cumhuriyetçilerin kontrolündeki Temsilciler Meclisinde 2 Demokrat vekilin yanı sıra 93 Cumhuriyetçi vekilin karşı çıkması dikkati çekti.
Öte yandan geçici bütçe tasarısının Temsilciler Meclisinden geçmesi, Eski Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy’nin görevinden düşürülmesi sonrası bu göreve seçilen Mike Johnson için bir başarı olarak yorumlandı.
Hükümetin kapanmasını önlemeye yönelik 2’nci geçici bütçe
Ülkede 2023 mali yılının sona erdiği 30 Eylül’de kabul edilen ve hükümete 17 Kasım’a kadar finansman sağlayan geçici bütçenin süresinin dolmasına günler kalırken Temsilciler Meclisinden geçen yeni tasarının bir sonraki durağı ABD Senatosu olacak.
Geçici bütçe tasarısı, ABD Senatosunda da onaylanması halinde yasalaşması için Başkan Joe Biden’ın imzasına sunulacak.
Yasalaşması durumunda söz konusu tasarı, 1 Ekim 2023’de başlayan 2024 mali yılında hükümetin kapanmasını önlemeye yönelik 2’nci geçici bütçe olacak.
Amerikan kanunlarına göre, Kongre, 1 Ekim’de başlayıp 30 Eylül’de sona eren mali yıl için kalıcı bütçeyi onaylayamazsa geçici bütçelerle aranın kapatılması gerekiyor. Geçici bütçenin de onaylanamadığı dönemlerde harcama yetkisini kaybeden federal kurumlar, geçici olarak faaliyetlerini durduruyor.
