27 Kasım 2022 Pazar
Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü, son günlerde kamuoyunda ifade edildiği üzere, 1 TL’nin üretim değerinin 3 TL olduğu beyanının gerçek dışı olduğunu duyurdu.
Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, son günlerde tedavüldeki Türkiye Cumhuriyeti’nin madeni paralarıyla ilgili gerçeklikten uzak ve mesnetsiz birtakım iddialar ile kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesini önlemek amacıyla bir duyuru yapılmasının zaruri görüldüğü aktarıldı.
Darphane’nin, Türkiye’nin madeni para ihtiyacını arz ve talebi dengeleyecek şekilde sorunsuz ve kesintisiz olarak sürdürdüğü belirtilen açıklamada, Darphane tarafından üretilen madeni paraların, yüksek güvenlik alaşımı içeren metallerden oluştuğu bildirildi.
Açıklamada, madeni alaşımda kullanılan bakır, çinko ve nikel fiyatlarının küresel çapta yüksek bir dalgalanmaya maruz kaldığı, bu durumun dünyadaki tüm madeni paraların üretimi üzerinde olumsuz etki oluşturduğu ve piyasaların tekrar dengeye oturmasıyla madeni para üretim maliyeti ile nominal değerlerin tekrar dengelendiği kaydedildi.
Bu çerçevede, son günlerde kamuoyunda ifade edildiği üzere, 1 TL’nin üretim değerinin 3 TL olduğu beyanının kesinlikle yalan ve gerçek dışı olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
“Bu tür asılsız beyanlar dikkate alınmamalıdır. Ayrıca, üretimi yapılan madeni paraların ne şekilde üretileceği ve nasıl üretileceği konuları 1264 Sayılı Kanun ile düzenleme altına alınmıştır. Ayrıca, madeni paralar, 32 Sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Tebliği ile de korunmaktadır. Bu paraların içindeki değişik türdeki metal alaşımları elde etmek için eritmeye kalkanlar, ciddi cezai şartlarla karşı karşıya kalacaklardır.”
27 Kasım 2022 Pazar
OPEC’in Irak temsilcisi Saadun Muhsin, “OPEC+ grubu günde 43 milyon varil üretiyor ve bu üretimin yüzde 11’i Irak’a ait. Dolayısıyla üretimi iki milyon varil azaltma kararıyla Irak’ın üretimi de aynı oranda düşecek.” dedi
El-Irakiyye televizyon kanalına açıklamalarda bulunan SOMO Genel Müdür Yardımcısı ve OPEC’in Irak temsilcisi Saadun Muhsin, OPEC+ grubunun günlük petrol üretimini 2 milyon varil azaltma kararından duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Bu kararın küresel piyasaların dengelenmesinde önemli rol oynadığını aktaran Muhsin, petrol üretiminde azaltma kararının tüm ülkeleri üretim miktarlarına göre değişen oranlarda kapsadığını söyledi.
Kararın Irak’ın petrol ihracatını etkilemediğini, bunun yerine yerli üretimde azalmaya neden olduğunu aktaran Muhsin, “OPEC+ grubu günde 43 milyon varil üretiyor ve bu üretimin yüzde 11’i Irak’a ait. Dolayısıyla üretimi iki milyon varil azaltma kararıyla Irak’ın üretimi de aynı oranda düşecek.” ifadelerini kullandı.
OPEC+ grubunun 3 ve 4 Aralık’ta yapacağı toplantıya işaret eden Muhsin, “Mevcut kararın sürdürülmesine, yeni bir azaltma yapılmasına veya üretilen miktarların artırılmasına ilişkin gelecekte verilecek karar, piyasa durumunu dikkate alacak ve bir denge yaratmayı amaçlayacaktır.” diye konuştu.
Kovid-19 salgının yansımaları, küresel ekonomideki yavaşlama ve Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ciddi dalgalanmalar yaşandığına dikkati çeken Muhsin, fiyatların gelecek yıl varil başına en az 85-95 dolar arasında değişebileceği öngörüsünde bulundu.
Ne olmuştu?
OPEC+ grubunun enerji ve petrol bakanları, Avusturya’nın başkenti Viyana’da 5 Ekim’de düzenlenen toplantıda, günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararı almıştı.
Bu karar üzerine Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Direktörü John Kirby, 11 Ekim’de ABD Başkanı Joe Biden’ın, Suudi Arabistan ile ilişkileri yeniden gözden geçirdiğine dair açıklamalarda bulunmuştu.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Farhan ise ülkesinin ABD ile stratejik ilişkilere sahip olduğunu ve ham petrol üretiminde azaltmaya giden OPEC+ kararlarının ekonomik nedenlerle alındığını ifade etmişti.
OPEC+ kararının siyasi olduğu ve Ukrayna-Rusya Savaşı’nda Rusya’ya destek anlamına geldiğine ilişkin yorumlar yapılmış ve eleştirilerden en büyük payı örgütün önde gelen ortağı durumundaki Suudi Arabistan almıştı.
25 Kasım 2022 Cuma
Binance, FTX çöküşünden sonra kripto endüstrisini ayakta tutmak için 1 milyar dolarlık fonu hayata geçirdi. Şirket, kurtarma fonuna ilk taahhütlerin ardından “ihtiyaç duyulması halinde” 2 milyar dolar rakamı için de söz verdi.
Kripto para borsası Binance, endüstri kurtarma fonu için 1 milyar dolar daha ayırdı ve fonun olası boyutunu da 2 milyar doların üzerine çıkardı.
Binance CEO’su Changpeng “CZ” Zhao Twitter’dan yaptığı açıklamayla fonu dünyaya duyurdu. Şirkete ait blog sayfasında fonun ayrıntıları da açıklandı.
Binance CEO’su Changpeng Zhao, ilk taahhüdünü gösteren genel cüzdan adresini paylaştı ve “Bunu şeffaf bir şekilde yapıyoruz” dedi.
Öte yandan Aptos Labs, Jump Crypto, diğer önde gelen kripto şirketleri de Binance’in girişimine katıldı ve fona 50 milyon dolar katkıda bulunacaklarını açıkladı.
Binance’in kendi BUSD stablecoin’inde yaklaşık 1 milyar dolarlık bir paketle oluşturulan bütçe böylece kripto para piyasası için bir sigorta oluşturacak.
Kurtarma fonu, sıkıntılı kripto varlıklarını satın almak ve sektörü desteklemek için kullanılacak. Kripto piyasası, yılın başından bu yana büyük bir düşüş gördü ve bu da birkaç kripto şirketinin iflas etmesine yol açtı.
150 ŞİRKET FONA BAŞVURDU
Binance, aracın “bir yatırım fonu olmadığını” ve “kendi hataları olmaksızın önemli, kısa vadeli mali zorluklarla karşı karşıya kalan” şirketleri ve projeleri desteklemeyi amaçladığını aktardı. Zhao daha önce, niyetinin FTX’in çöküşünden kaynaklanan daha fazla “arka arkaya gelen bulaşma etkilerini” önlemek olduğunu söylemişti.
Binance, programın yaklaşık altı ay süreceğini tahmin ettiğini belirtti. Ek fonlara katkıda bulunmak için yatırımcılardan gelen başvuruları kabul ediyor.
Binance, yaklaşık 150 şirketin fondan destek almak için başvurduğunu söyledi.