17 Ocak 2023 Salı

Avrupa Merkez Bankası (AMB) Başekonomisti Philip Lane, enflasyonun hedefe inmesi için faizlerin ‘kısıtlayıcı alana’ çıkması gerektiğini söyledi.

AMB Başekonomisti Lane Financial Times’a verdiği mülakatta faizlerin daha fazla yükselmesi gerektiğini belirtti. Lane “Faizleri kısıtlayıcı seviyelere çelmemiz gerekiyor. Nihai seviyenin neresi olduğunu belirlemek için deneyimlerimizden yararlanacağız” ifadesini kullandı.

AMB geçen sene enflasyonla mücadele için toplam 250 baz puan faiz artırımına gitmiş, yetkililer daha fazla artış mesajı vermişti. Bloomberg ekonomistleri şu an yüzde 2 seviyesindeki mevduat faizinin yüzde 3,25’e kadar yükselmesini bekliyor.

Lane faiz artışı konusunda verilere bağlı ve toplantı bazında hareket edeceklerini belirtti.
Lane faiz konusunda her iki yönde de esneklik olduğunu dile getirdi. 2019’dan beri bankanın Başekonomisti olan Lane AMB’nin güvercin üyelerinden bir tanesi.

Lane sözlerini şöyle sürdürdü; “Şu anda riskler 2 yönlü değil. Faizlerin hala yükselmesi gerekiyor. İlerleme sağladıkça riskler de iki yönlü olacak. O zaman da riskleri dengelememiz gerekecek. Ancak bu gelecek birkaç toplantı için söz konusu değil, bu gelecek 1-2 yıllık bir süreç” şeklinde konuştu.

(Kaynak: BloombergHT.com )

17 Ocak 2023 Salı

Üç kayıp işlem gününün ardından hafta başında Bloomberg Dolar Endeksi ilk kez yükselirken, bu güçlenme altındaki rallinin ara vermesine zemin hazırladı. 4 işlem günü gün içi rekor kıran gram altın da rekor serisini sonlandırdı.

Altın, yatırımcıların Fed’in para politikası patikası hakkında daha fazla ipucu verebilecek ABD verilerini fiyatlamasıyla 8 ayın zirvesine yakın seviyelerden işlem gördü.

Haftanın ilk işlem gününde 1.929 doları gören ons altında yeni işlem gününde negatif bir performans sergiledi ve 1.909 doların altını test etti.

Son 4 işlem gününde rekor kıran gram altında da rekor serisine ara verildi.

Değerli metal, Fed’in faiz artışlarını yavaşlatmaya başlayacağı spekülasyonları arasında son iki ayda ralli yapmıştı.

Çarşamba günü ABD’de açıklanacak perakende satışlar ve üretici fiyat endeksi verileri enflasyonun dizginlenmeye başlayıp başlamadığına dair fikir vereceği için altın yatırımcıları açısından da dikkatle izlenecek.

Fed’in iki bölgesel banka başkanının ileriye dönük olarak daha ılımlı faiz artışlarını savunması sonrası gözler Fed yetkililerinin son ekonomik verilere verecekleri tepki de yakından izlenecek.

FOMC toplantılarında oy hakkı bulunan üyelerden John Williams, Lael Brainard ve Christopher Waller’ın bu hafta içinde açıklamalar yapması bekleniyor.

(Kaynak: BloombergHT.com )

16 Ocak 2023 Pazartesi

Uluslararası Para Fonu (IMF), dünya ekonomisindeki ayrışmanın küresel üretimin yüzde 0,2 ila yüzde 7’sine mal olabileceğini bildirdi.

IMF’nin “Jeoekonomik Ayrışma ve Çok Taraflılığın Geleceği” başlıklı raporunda, on yıllardır süren küresel ekonomik entegrasyondaki artışın ardından dünya ekonomisinin ayrışma riskiyle karşı karşıya olduğu vurgulandı.

2008-2009’daki küresel finansal kriz sonrası yaşanan toparlanmayı Brexit, ABD ve Çin arasındaki ticaret gerilimleri ile artan sayıda askeri çatışmanın izlediği anımsatılan raporda, kriz sonrası dönemde küresel mal ve sermaye akışlarında bir dengelenme ve ticaret kısıtlamalarında bir artış görüldüğü aktarıldı.

Raporda, kovid-19 salgını ve Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı savaşın uluslararası ilişkileri daha da test ettiği ve küreselleşmenin faydalarına dair şüpheleri artırdığı kaydedildi.

Ticaret bağlarının derinleşmesinin küresel yoksulluğun büyük ölçüde azalmasını sağladığına işaret edilen raporda, gelişmiş ekonomilerdeki düşük gelirli tüketicilere ise daha düşük fiyatlar aracılığıyla fayda sağlandığı aktarıldı.

Raporda, ticari ilişkilerin zayıflamasından en çok düşük gelirli ülkelerin ve gelişmiş ülkelerdeki dar gelirli tüketicilerin etkileneceği ifade edildi.

Azalan sermaye akışlarının doğrudan yabancı yatırımı azaltacağına işaret edilen raporda, uluslararası işbirliğindeki bir düşüşün de hayati önem taşıyan küresel kamu mallarının sağlanmasına yönelik riskler oluşturacağı belirtildi.

Raporda, dünya ekonomisindeki ayrışmanın küresel üretimin yüzde 0,2 ila yüzde 7’sine mal olabileceği kaydedildi.

Teknolojik ayrışmanın da kaybı önemli ölçüde artırabileceği belirtilen raporda, teknolojideki ayrışmanın eklenmesiyle bazı ülkelerde üretimdeki kaybın yüzde 8 ila yüzde 12’ye ulaşabileceğine değinildi.

Raporda, ayrışma ne kadar derin olursa, maliyetlerin de o kadar derin olacağı ifade edildi.

Daha az uluslararası risk paylaşımıyla küresel ekonomik ayrışmanın daha yüksek makroekonomik oynaklığa, daha şiddetli krizlere ve ulusal tamponlar üzerinde daha büyük baskılara yol açabileceği vurgulanan raporda, ayrıca küresel toplumun krizdeki ülkeleri destekleme kabiliyetini zayıflatabileceği ve gelecekteki borç krizlerinin çözümünü zorlaştırabileceği aktarıldı.

(Kaynak: BloombergHT.com )

16 Ocak 2023 Pazartesi

Hazine’nin 10 yıllık tahvil ihalesinde 10,6 milyar TL’lik satış gerçekleşti. İhalede bileşik faiz yüzde 10,37 oldu.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ocak ayı iç borçlanma programına iki tahville devam etti.

10 yıl vadeli 6 ayda bir %5,20 sabit kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihracı ihalesine 13,5 milyar TL’lik teklif geldi, net satış 10,6 milyar TL oldu. İhalede bileşik faiz yüzde 10,37 olarak kaydedildi.

7 yıl vadeli değişken faizli 6 aya bir kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihracında teklif tutarı 2,81 milyar TL olurken, net satış 1,61 milyar TL olarak gerçekleşti. İhalede dönemsel faiz yüzde 10,31 oldu.

Hazine iki tahvilde ihale öncesi 13,2 milyar TL satış yaptı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, 7 yıl vadeli değişken faizli 6 aya bir kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihracı öncesi piyasa yapıcılardan gelen 727,5 milyon liralık teklife karşılık, 400 milyon liralık satış yaptı. Bu tahvilde kamuya 1 milyar liralık satış gerçekleşti.

10 yıl vadeli 6 ayda bir %5,20 sabit kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihracı ihalesi öncesi piyasa yapıcıların 17,3 milyar lira teklife karşılık 11 milyar lira satış yapıldı.

Bu tahvilde ihale öncesi kamuya 750 milyon lira satış gerçekleşti.

(Kaynak: BloombergHT.com )

16 Ocak 2023 Pazartesi

Altının ons fiyatıyla dolar/TL kuru üzerinden yapılan hesaplamaya göre gram altında yeni haftanın ilk işlem gününde 1.165 TL ile yeni rekor denemesi geldi. Böylelikle gram altında da 4. günde de gün içinde rekor seviye görüldü.

Spot piyasada altın fiyatları ABD enflasyonunun ardından Fed’in para politikasında daha ılımlı bir patika izleyeceğine dair beklentilerin etkisiyle başlayan yükselişine devam ederken, gram altın tarafında da yeni rekor denemeleri görüldü.

Altın Fed’in agresif faiz artışlarını yavaşlatacağına dair iyimserlikle art arda dördüncü haftayı da yükselişle kapatması sonrası yeni haftanın ilk işlem gününde 8 ayın en yüksek seviyesi yakınında yatay seyrediyor.

Yeni haftaya 1.919 dolar seviyesiyle başlayan ons altın 1.929 doları gördükten sonra 1.916 dolar seviyesi etrafında denge kazandı.

Gram altın ise 1.165 TL ile yeni rekor seviyeyi gördü. Gram altın son 4 haftayı yükselişle tamamladı. Geçen hafta altında prim yüzde 3’ü aştı.

ABD’de kısa vadeli enflasyon beklentileri, Aralık ayında tüketici fiyat artışlarının yavaşladığını gösteren verilerle yaklaşık iki yılık en düşük seviyesine indi.

Hazine tahvil getirilerindeki düşüş de faiz getirisi olmayan kıymetli metale olan talebi destekledi. ABD 10 yıllık getirisi, Cuma günü yükselse de haftalık bazda düşüş gösterdi.

(Kaynak: BloombergHT.com )

15 Ocak 2023 Pazar

Bu yıl “Parçalanmış Bir Dünyada İşbirliği” temasıyla 53’üncüsü düzenlenecek Dünya Ekonomik Forumu’nda (DEF) liderlere “dünyanın karşı karşıya olduğu krizleri birlikte ele alma ve koordineli eylem planı geliştirme” çağrısı yapılacak.

İsviçre’nin Davos kasabasında yarın başlayıp 20 Ocak’a kadar sürecek olan, birçok ülkenin ve uluslararası organizasyonun lideri ile iş dünyası temsilcilerinin yer alacağı forum, 130 ülkeden 50’si devlet/hükümet başkanı olmak üzere 2 bin 700’den fazla katılımcıyı bir araya getirecek.

Dünya Ekonomik Forumu’ndan (DEF) yapılan açıklamaya göre, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Roberta Metsola, Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, Güney Afrika Cumhuriyeti Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, İsviçre Konfederasyonu Başkanı Alain Berset, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Belçika Başbakanı Alexander De Croo, Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, Kongo Demokratik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi, Finlandiya Başbakanı Sanna Marin, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, İrlanda Başbakanı Leo Varadkar, Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu, Fas Başbakanı Aziz Ahnuş, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos, Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Tanzanya Devlet Başkanı Samia Suluhu Hassan ve Tunus Başbakanı Necla Buden, foruma katılım sağlayacak.

ABD İklim Özel Temsilcisi John Kerry, ABD Ulusal İstihbarat Direktörü (DNI) Avril Haines, ABD Çalışma Bakanı Marty Walsh, ABD Ticaret Temsilcisi Katherine Tai, Kanada Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Chrystia Freeland, Çin Başbakan Yardımcısı Liu He, Pakistan Dışişleri Bakanı Bilaval Butto Zerdari, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde’nın yanı sıra BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus ve Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) Başkanı Fatih Birol ile iş dünyasından çok sayıda kişi de foruma katılacak isimlerin arasında yer alıyor.

700 organizasyondan bin 500 lider başvurdu

ABD, Çin ve Rusya gibi ülkelerden foruma lider seviyesinde katılım gerçekleştirilmeyecek olması dikkati çekiyor, Türkiye’den de zirveye resmi bir katılım öngörülmüyor.

Bu yıl iş dünyasından en fazla temsilcinin iştirakiyle gerçekleştirilecek DEF’te yaklaşık 700 farklı organizasyondan 1500’den fazla lider yer almak için başvuruda bulundu.

Forum kapsamında ekonomi başta olmak üzere Rusya-Ukrayna Savaşı, Kovid-19 salgını, teknoloji, enerji, iklim değişikliği, sağlık, göç ve uluslararası kriz konuları oturumlarda öne çıkacak.

Oturum başlıklarının arasında “mevcut enerji ve gıda krizlerini yeni bir enerji, iklim sistemi bağlamında ele alma”, “yatırım, ticaret ve altyapı sistemiyle ilişkili mevcut yüksek enflasyon”, “özel sektör inovasyonu ve direnci için öncü teknolojilerden yararlanmaya yönelik yeni bir sistem”, “yeni bir iş ve beceri sistemi bağlamında mevcut sosyal güvenlik açıkları”, “çok kutuplu bir dünyada yeni bir diyalog ve işbirliği sistemi çerçevesinde mevcut jeopolitik riskler” bulunuyor.

Liderlere “krizleri birlikte ele alma” çağrısı yapılacak

Dünyanın birçok farklı bölgesinde değişik alanlarda sorunların yaşandığı dönemde gerçekleştirilecek forumda dünya liderlerine daha sürdürülebilir ve dayanıklı bir dünya zemini için krizleri ve koordineli eylem fırsatlarını birlikte ele alma çağrısı yapılacak.

53. DEF Zirvesi, dünyanın karşı karşıya olduğu acil sorunların üstesinden gelmek için çözümlere ve kamu-özel işbirliğine odaklanacak.

Programa katılan siyasetçilerin, iş dünyasından temsilcilerin yeni ve kapsayıcı fikirlerden faydalanmaları öngörülüyor.

Hükümet ile iş sektörleri arasındaki ilişkileri güçlendirme çağrısı

DEF Başkanı Klaus Schwab, yaptığı açıklamada, küresel ve ulusal düzeyde artan bir parçalanmaya sebep olan politik, ekonomik ve sosyal güçlüklere tanıklık ettiklerini belirtti.

Schwab, “Bu güven erozyonunun nedenlerini ele almak için hükümet ile iş sektörleri arasındaki ilişkileri güçlendirerek güçlü ve kalıcı toparlanma noktasında gerekli koşulları oluşturmamız gerekiyor. Aynı zamanda ekonomik kalkınmanın daha esnek ve sürdürülebilir olması açısından kimsenin geride bırakılmaması gerektiği de kabul edilmelidir” ifadelerini kullandı.

DEF Genel Müdürü Mirek Dusek, zirvenin bu yıl zorlu bir ekonomik görünüm döneminde yapılacağına işaret ederek, dünyanın şu anda birbiriyle ilişkili nedenlere bağlı olarak çok sayıda krizle karşı karşıya kaldığını söylemişti.

Dusek, bu sorunlar için kullanılacak doğru kelimenin “geçiş” olduğunu kaydetmişti.

Mevcut krizlerin belirli bir ülke veya bölgeye mahsus olmadığını, daha önce görülmemiş şekilde dünyayı etkilediğini ifade eden Dusek, hükümet politikalarının, küresel çapta ve işbirliğine dayalı şekilde oluşturulması gerektiğini belirtmişti.

Protestolar bekleniyor

DEF sırasında forum karşıtı gösterilerin de olması bekleniyor.

Geçmiş yıllarda Davos, Zürih ve diğer ülkelerde toplanan göstericiler, iklim değişikliği ile ekonomi gibi gerekçelerle DEF’i eleştirirken sosyal medyada da çok sayıda kullanıcı, Davos’a tepkisini göstermişti.

Güvenlik için 5 bin personel

Zirve kapsamında Davos kasabasında geniş güvenlik önlemleri alınacak.

İsviçre Parlamentosu, dünyanın dört bir yanından davetlinin katılacağı forumun güvenliğini sağlamak için ordudan 5 bin personel görevlendirdi.

İsviçre asker ve polisi, Davos kasabasıyla bağlantılı kara ve demir yollarını sıkı şekilde denetleyecek.

Zirvede ilk kez “Küresel İşbirliği Köyü” kurulacak

Zirvede bu yıl gerçekleştirilecek yeniliklerin arasında daha sürdürülebilir kamu-özel işbirliğini ve geniş ölçekte etki sağlamak için harekete geçmeyi teşvik eden meta veri havuzu olan “Küresel İşbirliği Köyü” de yer alacak.

Forumun ilk kez ev sahipliğini yaptığı çok taraflı “metaverse” toplantısı, okyanus sağlığı ve deniz ürünleri atıkları konusunda harekete geçilmesi için finans, gıda ve perakende sektöründeki uzmanlar ile liderleri bir araya getirecek.

Dünyanın önde gelen üniversiteleri ve araştırma kurumlarından 125 kadar uzman toplantıya katılarak WEF’in çalışmalarına ilişkin en son bilimsel verileri tartışacak.

“ikiyüzlülük” eleştirisi

DEF, bu yıl 6. kez “iklim nötr” hedefinde gerçekleştirilecek ancak zirve kapsamında iklimin korunmasına yönelik eylem çağrıları yapılsa da forumun davetlileri liderler ve iş insanlarından birçoğunun Davos’a özel uçaklarıyla gelecek olması buna gölge düşürüyor.

Mayıs 2022’de gerçekleştirilen DEF Zirvesi ile bağlantılı yaklaşık 500 kadar özel uçuşun yapıldığı, bu uçuşların 7 bin 400 ton karbondioksit emisyonuna sebep olduğu belirtiliyor.

Zirve boyunca iklim konusunda yapılacak çağrılar da göz önünde bulundurulduğunda bunun “ikiyüzlülük” olduğu yönünde eleştiriler yer alıyor.

(Kaynak: BloombergHT.com )

15 Ocak 2023 Pazar

Beyaz Saray, ABD Başkanı Joe Biden’ın Delaware’deki evinden 5 “gizli” ibareli belge daha çıktığını duyurdu.​​​​​​​

ABD başkanı Biden’ın gizli belge skandalı sürüyor. Biden’ın danışmanlarından Richard Sauber, çarşamba gününden beri Başkan’ın, Biden Diplomasi Merkezi ve Delaware’deki konutunda ortaya çıkan belgelerle ilgili süreci özetleyen bir açıklama yayımladı.

İki yerde de ele geçirilen “gizli” ibareli belgeleri incelemek için Ulusal Arşivler ve Adalet Bakanlığı ile koordineli bir süreç izlediğini aktaran Sauber, perşembe günü Biden’ın Wilmington’daki konutunda ele geçirilen gizli bir belgeyi almak için Başkan’ın konutuna gittiğini ve kendisine eşlik eden Adalet Bakanlığı yetkilileriyle oradaki dokümanların arasında “gizli” ibareli 5 belge daha bulduklarını kaydetti.

Sauber, belgelerin orada Adalet Bakanlığı yetkililerine teslim edildiği bilgisini paylaştı.​​​​​​​

Biden’ın Danışmanı, açıklamasında, Beyaz Saray’ın Adalet Bakanı tarafından atanan özel yetkili savcı ile işbirliği yapacağını bildirdi.

“Gizli belgeler” nedeniyle eleştiriler artmıştı

Biden’ın danışmanlarından Richard Sauber, 9 Ocak’ta yaptığı açıklamada, Biden’ın, Penn Biden Merkezi’ndeki kişisel ofisinde, 2 Kasım 2022’de başkan yardımcılığı görevi sırasından kalan bazı “gizli bilgiler içeren az sayıda belge”nin bulunduğunu söylemişti.

Belgelerin “kilitli bir dolapta” bulunduğunu belirten Sauber, belgeler bulunur bulunmaz Biden’ın kişisel avukatlarının Beyaz Saray ve devletin ulusal arşivlerle ilgili kurumlarıyla iletişime geçtiğini açıklamıştı.

Biden, ofisinden gizli belgeler çıktığını duyduğunda “şaşırdığını” söyleyerek, belgelerin içeriği hakkında bilgi sahibi olmadığını kaydetmişti.

Başkan Biden, FBI ajanlarının 8 Ağustos 2022’de Trump’ın Palm Beach’teki Mar-a-Lago malikanesinde yaptıkları aramada, gizli belgelerin bulunması üzerine “Biri nasıl bu kadar sorumsuz olabilir?” yorumunu yapmıştı.

Trump’ı bu konuda eleştiren Biden’ın da konutundan gizli belgelerin çıkması karşısında Cumhuriyetçiler, Başkan Biden’a karşı eleştirilerinin dozunu artırdı.

Adalet Bakanlığı, söz konusu belgelere ilişkin inceleme yapmak üzere özel yetkili bir savcı atamıştı.

(Kaynak: BloombergHT.com )

15 Ocak 2023 Pazar

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 3 aydan uzun vadeli TL mevduatlarda zorunlu karşılık oranlarını sıfırladı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) liralaşma stratejisi kapsamında zorunlu karşılıklarla ilgili yeni bir adım attı.

Resmi Gazete’de yayımlanan düzenlemeye göre 3 aydan uzun vadeli Türk lirası mevduat için zorunlu karşılık oranları yüzde sıfır olarak belirlendi.

Daha önce 6 aya kadar vadeli TL mevduatlarda zorunlu karşılık oranları yüzde 6, 1 yıla kadar olan vadeli mevduatlarda yüzde 4, 1 yıl ve daha uzun vadeli mevduatlarda yüzde 3 olarak uygulanıyordu.

Ayrıca, yurt dışından doğrudan temin edilen 6 aydan uzun vadeli yabancı para yükümlülüklerdeki artış için 2023 yıl sonuna kadar zorunlu karşılık oranlarının yüzde sıfır olarak uygulanmasına karar verildi.

Bahse konu değişikliklerin tesisi 3 Şubat 2023 tarihinde başlayacak olan 20 Ocak 2023 hesaplama tarihinden itibaren geçerli olacağı açıklandı.

(Kaynak: BloombergHT.com )

14 Ocak 2023 Cumartesi

Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic, dün açıklanan ve 1 yıldan uzun sürenin en düşük enflasyon verisinden sonra ufak montanlı faiz artışından yana olduğunu söyledi.

Bostic CBS’e verdiği mülakatta enflasyonda yavaşlama olduğunu gösteren Aralık verisi sonrası faiz artış hızını yavaşlatma taraftarı olduğunu belirtti. Bostic “Bu veri enflasyonun ılımlılaştığını gösteriyor ve kısıtlayıcı alana daha yavaş ilerlemek için alan sağlıyor” değerlendirmesini yaptı.

Aralık ayında yıllık enflasyonun yüzde 6,5’e gerilemesinin ardından Fed yetkililerinin 31 Ocak-1 Şubat’taki toplantısında faiz artış hızını yavaşlatması bekleniyor.

Bu sene Açık Piyasa Komitesi’nde oy hakkı bulunmayan Bostic 25 baz puanlık faiz artışını destekleyebileceğini belirtti.

Fed üst üste 4 toplantıda 75’er baz puanlık faiz artırımının ardından son toplantıda faizi 50 baz puan artırarak yüzde 4,25-4,5 aralığına çekmişti. Fed yetkilileri faizlerin bu sene yüzde 5’in üzerine yükseleceği ve bir süre orada kalacağı tahminini yapmıştı.

Piyasalarda da 25 baz puanlık artış beklentisi güçlendi.

(Kaynak: BloombergHT.com )

13 Ocak 2023 Cuma

ABD’de Michigan Üniversitesince ölçülen tüketici güven endeksi enflasyon endişelerinin azalmasıyla Ocak ayında tahminleri aştı.

ABD’de Michigan Üniversitesi öncü Tüketici Güveni Ocak ayında 59,7’den 64,6’ya yükseldi. Bu, 9 ayın en yüksek seviyesi oldu. Bloomberg’in anketine katılan ekonomistlerin medyan tahmini 60,7’ydi.

Aralık ayında 59,4 değerini alan cari koşullar endeksi 68,6’ya çıkarken beklentiler endeksi de 59,9’dan 62’ye yükseldi.

Michigan Üniversitesi’nden yapılan açıklamada tüketici güvenindeki toparlanmaya rağmen hala tarihsel açıdan düşük olduğu belirtildi.

Enflasyon beklentileri de Nisan 2021’den beri en düşük seviyeye geriledi. 1 yıllık enflasyon beklentisi yüzde 4,4’ten yüzde 4’e düşerken 5 yıllık beklenti yüzde 2,9’dan yüzde 3’e yükseldi.

(Kaynak: BloombergHT.com )