23 Ekim 2023 Pazartesi
Avrupa’nın en büyük fonlarından bazılarının yöneticilerine göre Avrupa Merkez Bankası faiz artışlarına son vermemiş olabilir.
Legal & General Investment Management, Vanguard Asset Management ve Robeco Groep fon yöneticilerine göre, Orta Doğu’da yükselen savaş riskinin enerji fiyatlarını yükseltmesi durumunda net enerji ithalatçısı Avrupa’da yeni faiz artışları görmek mümkün.
Legal & General Stratejisti Christopher Jeffery Avrupa’yı diğer tüm gelişmiş ülke blokları içinde en büyük kırılganlığa sahip bölge olarak görüyor. Jeffery “AMB faizleri daha da artırma ihtiyacı hissedebilecek bir merkez bankası konumunda” yorumunu yapıyor.
Vanguard Stratejisti Ales Koutny ise traderlerın önümüzdeki aylarda olası AMB faiz artışı senaryosunu görmezden geldiğini belirterek “Piyasalar AMB faiz artış ihtimalini düşük seviyede fiyatlıyor. Geçtiğimiz haftaya kadar Fed için de aynısı düşünülüyordu” değerlendirmesini yaptı.
Robec Stratejisti Colin Graham ise AMB’nin faizleri daha da artırması gerektiğini, enflasyonun kontrol altında olmadığını düşündüklerini söyledi. AMB faiz kararını TCMB ile aynı günde, bu Perşembe açıklayacak. Piyasalarda 25 baz puan AMB faiz artış ihtimali sadece yüzde 10 ihtimal olarak fiyatlanıyor.
21 Ekim 2023 Cumartesi
ABD Merkez Bankası (Fed), küresel jeopolitik gerilimlerin kötüleşmesinin küresel piyasaları geniş çapta olumsuz etkileyebileceğini bildirdi.
Fed, Amerikan finansal sistemindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Finansal İstikrar Raporu’nun ekim sayısını yayımladı.
Raporda, küresel jeopolitik gerilimlerin kötüleşmesinin, küresel piyasalara geniş çapta olumsuz etkisinin olabileceği aktarıldı.
İsrail’e yönelik saldırının Rusya’nın Ukrayna’ya karşı devam eden savaşıyla birlikte jeopolitik gerilimleri artırdığı belirtilen raporda, bu gerilimlerin bölgesel gıda, enerji ve diğer emtia ticaretinde sürekli kesinti olasılığı da dahil olmak üzere küresel ekonomik faaliyet için önemli riskler oluşturduğu kaydedildi.
Raporda, “Bu çatışmaların artması veya diğer jeopolitik gerilimlerin kötüleşmesi, özellikle tedarik zincirlerinde uzun süreli aksamalar ve üretimde kesintiler olması durumunda, ekonomik faaliyeti azaltabilir ve dünya çapında enflasyonu artırabilir.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Bankanın raporunda, küresel finansal sistemin, risk iştihanın azalmasından, varlık fiyatlarındaki düşüşlerden ve ABD’dekiler de dahil olmak üzere risk altındaki işletmeler ile yatırımcıların zararlarından etkilenebileceği belirtildi.
“Kalıcı enflasyon küresel finansal sistem için risk oluşturabilir”
ABD ve diğer gelişmiş ekonomilerdeki kalıcı enflasyonun küresel finansal sistem için risk oluşturabileceğine de dikkat çekilen raporda, enerji fiyatlarının son aylarda önemli ölçüde arttığı ve bu durumun işletmelerin müşterilerine yansıtabileceği maliyet baskılarının yenilenmesine yol açtığı aktarıldı.
Raporda, enflasyonun herhangi bir kaynaktan beklenmeyen bir şekilde kalıcı hale gelmesinin, faiz oranlarında yukarı yönlü revizyonlara yol açabileceği belirtildi.
Ekonomik büyümedeki önemli bir yavaşlamanın da finansal sistem için risk oluşturabileceği ve ticari gayrimenkul piyasasında zorluklara neden olabileceğine işaret edilen raporda, büyümedeki yavaşlamanın finansal olmayan işletmelerin karlarının azalmasına ve muhtemelen bazı firmalarda finansal stres ile temerrütlere yol açacağı aktarıldı.
Raporda, bu tür dinamiklerin iş kayıplarına ve hanehalkı üzerinde baskıya yol açarak potansiyel olarak hafif bir ekonomik durgunluğa neden olabileceği ifade edildi.
“Çin’deki yavaşlama dünya genelinde piyasaları zorlayabilir”
Çin’in ekonomik büyümesindeki daha fazla yavaşlamanın da Çin’deki finansal stresi kötüleştirebileceği ve dünya genelinde piyasaları zorlayabileceğine işaret edilen raporda, Çin’den kaynaklanan streslerin diğer gelişmekte olan piyasa ekonomilerini, özellikle de Çin ile ticarete veya Çinli kuruluşlar tarafından sağlanan krediye bağımlı olan ekonomileri etkileyebileceği kaydedildi.
Raporda, ekonomisinin ve finansal sisteminin büyüklüğü göz önüne alındığında, Çin’deki finansal streslerin, ekonomik faaliyetlerde aksamalar, risk algısının bozulması ve muhtemelen doların keskin bir şekilde değer kazanması yoluyla küresel piyasaları daha geniş anlamda zorlayabileceği ve potansiyel olarak ABD’yi de etkileyebileceği aktarıldı.
Öte yandan ABD’de Silikon Vadisi Bankası’nın (SVB) batışıyla bankacılık sektöründe yaşanan stresin de ele alındığı raporda, bankacılık sektörünün genel olarak yüksek düzeyde likiditeyi koruduğu ancak bazı bankaların finansman baskısıyla karşı karşıya kalmaya devam ettiği belirtildi. Raporda, mart ayından bu yana sektördeki dalgalanmanın azaldığı ve mevduat çıkışlarının büyük ölçüde istikrar kazandığı kaydedildi.
21 Ekim 2023 Cumartesi
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, İngiltere’nin kredi notunu “Aa3” olarak teyit ederken, not görünümünü “negatif”ten “durağan”a çevirdi.
Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, İngiltere’nin kredi notunu görünümünün revize edildiği bildirildi.
Açıklamada, İngiltere’nin yerli ve Döviz cinsinden uzun vadeli kredi notunun “Aa3” olarak teyit edildiği, not görünümünün ise “negatif”ten “durağan”a çevrildiği kaydedildi.
Söz konusu kararın, ülkede geçen yıl bütçe konusunda artan volatilitenin ardından Moody’s’in ülkede politika öngörülebilirliğinin yeniden sağlandığı yönündeki görüşünü yansıttığı belirtilen açıklamada, İngiltere hükümetinin mali kurallar çerçevesinde ve Bütçe Sorumluluğu Ofisi’nin bağımsız gözetimi altında orta vadeli bir mali plan oluşturmaya devam etmesinin beklendiği aktarıldı.
Açıklamada, İngiltere’nin kredi notunun teyidinin ise son yıllarda ekonomik ve mali politika oluşturmanın etkinliği azalmış olsa da ülkenin zengin, rekabetçi ve çeşitlendirilmiş ekonomisinin yanı sıra genel olarak hala güçlü olan kurumsal çerçevesi tarafından desteklenen ekonomik dayanıklılığını yansıttığı ifade edildi.