29 Aralık 2022 Perşembe
2022 yılı küresel piyasalarda sıkı para politikalarının etkisiyle fırtına yaşanırken, milyarderlerin servetleri de eridi. En büyük kaybı 100 milyar doları aşan düşüşle Tesla’nın patronu Elon Musk yaşadı. 2022’de Rus oligarklara uygulanan yaptırımlar da servet dağılımını etkileyen en önemli gelişmeler arasında yer aldı.
2022’de dünyanın en zenginleri için işler o kadar da iyi gitmedi.
Dünyanın milyarderleri Ocak ayında yaşanan teknoloji hisselerindeki sert düşüşle seneye milyarlarca dolar kaybederek başladı.
Mart ayında Fed’in faiz artırımı ile başlayan sıkılaşma dalgası ortamında global hisse senedi piyasalarında yaşanan kayıplarla birlikte milyarderlerin servetinde yaşanan erime daha da derinleşti.
2022’de Tesla’nın patronu Elon Musk’ın serveti 106 milyar dolar, Jeff Bezos’un serveti 76 milyar dolar erirken, Bill Gates 22 milyar dolar kaybetti.
- FIRTINAYA RAĞMEN SERVETİNİ ARTIRAN MİLYARDERLER
2022’de Tesla hisselerinin değer kaybı sonrası şirketin piyasa değeri 500 milyar doların altını gördü.
Bu gelişmenin etkisiyle Tesla’nın patronu Musk Bloomberg milyarderler listesinde ikinci sıraya geriledi.
Fransız lüks imparatorluğunun başındaki Bernard Arnault ilk sıraya yerleşti.
Musk’ın çok tartışılan Twitter hamlesi
Listede ilk sırayı kaybetse de, en çok konuşulan milyarder olarak yerini kaybetmeye niyeti olmayan Musk 2022’de Twitter’ı satın almasıyla gündemden düşmedi.
Musk’ın Twitter’ı satın alma macerası Nisan’da başladı. Ekim’de Musk’ın Twitter’ı 44 milyar dolara satın alma sürecinin tamamlandığı bildirildi.
Satın almadan sonra ünlü milyarder maliyetleri düşürmek amacıyla Twitter’da geniş çaplı işten çıkarmalar yaptı.
Mavi tik abonelik uygulamasının başlayacağını duyurdu.
- MUSK, TWİTTER’I NEDEN SATIN ALIYOR?
- MUSK: TWİTTER CEO’LUĞUNDAN İSTİFA EDECEĞİM
Milyarderler listesinin ilk sırası değişti
Bernard Arnault ise 170 milyar doları aşan servetiyle artık dünyanın en zengin kişisi.
Küresel piyasaların sert dalgalanmalar yaşadığı yılda Arnault’nun serveti sadece 7 milyar dolar eridi. Arnault, dünyanın en büyük lüks grubu Louis Vuitton ve şampanya markası Dom Perignon’dan Christian Dior’a kadar 75 markanın patronu konumunda.
Yaşanan fırtınaya rağmen milyarderler listesinde yükselişi durdurulamayan bir diğer isim ise Hintli Adani oldu.
Adani, 48,6 milyar dolarlık artışla 2022’de servetini en çok artıran isim olmayı başardı.
- DÜNYANIN EN ZENGİNİ ARTIK MUSK DEĞİL
Böylece Adani, abd’li e-ticaret devi Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’u geçerek dünyanın en zengin üçüncü kişisi olarak listeye adını yazdırdı.
Bir zamanlar dünyanın en zengini unvanını taşıyan Amazon’un patronu Jeff Bezos ise 115 milyar dolarlık servetiyle dünyanın en zengin 4. kişisi durumunda.
Bloomberg milyarderler endeksinde yıla 14. sıradan başlayan ve zenginler listesini hızla tırmanan Adani’nin kurucusu olduğu Adani Grubu’un petrokimya, havacılık, savunma ve veri merkezleri dahil birçok sektörde yatırımları bulunuyor.
Rus yaptırımları
2022’de küresel servet dağılımı konusunda en kritik gelişmelerden biri de Rus oligarklara yönelik yaptırımlar oldu.
Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgal harekatı sert ekonomik yaptırımlarla karşılanırken, birçok milyarder Rus oligarkların varlıklarına da el konuldu.
Birçok süper yata da el konulurken bunlardan en dikkat çekeni Rus oligark Alişer Usmanov’a ait Dilbar isimli yat oldu.
Yaptırımlardan en çok etkilenen isimlerden biri de 2003 yılında İngilizlerin ünlü futbol kulübü Chelsea’yi satın alan Rus milyarder Roman Abramoviç oldu.
Rus milyarder kendisine yaptırım uygulanması çağrılarının ardından, Şubat ayında kulübün yönetimini vakfın mütevelli heyetine devrettiğini duyurdu.
Rus oligark Londra’daki mülklerini satışa çıkarırken İngiltere hükümeti Abramoviç’in varlıklarını dondurdu.
Mayıs ayında Chelsea ABD’li konsorsiyuma 5,25 milyar dolara satıldı.
- CHELSEA ABD’LİLERE SATILDI
Haziran ayında, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in, ABD başkanı Joe Biden’dan Abramoviç’in “Rusya ile arabuluculuk yapabilir” gerekçesiyle yaptırım listesine alınmamasını istediği iddia edildi.
İddiaya göre, Beyaz Saray bunun üzerine listeyi hazırlayan Hazine Bakanlığı’na ulaşarak AB ve İngiltere tarafından yaptırım listesine alınan Abramoviç’in ve şirketlerinin yer almamasını sağladı.
Haziran ayında ABD’de bir mahkeme, Rusya’ya uygulanan yaptırımları ihlal ederek yabancı bir ülkeden Rusya’ya izinsiz uçtukları gerekçesiyle Abramoviç’e ait ABD yapımı iki uçağa el konulmasına izin verdi.
Söz konusu uçakların bir dizi paravan şirket üzerinden Abramoviç’e ait olduğu belirtilen açıklamada, uçakların toplam değerinin 400 milyon doların üzerinde olduğu kaydedildi.
29 Aralık 2022 Perşembe
Bloomberg FX Stratejisti David Finnerty, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) şahin eğilimi göz önüne alındığında 50 baz puanlık faiz artışı için yeterli sebebinin olduğunu açıkladı.
Fed’in 1 Şubat’ta gerçekleştireceği 2023’ün ilk toplantısında bir kez daha 50 baz puanlık bir faiz artışına gidip gitmeyeceği büyük merak konusu oldu.
Bloomberg FX Stratejisti David Finnerty, yatırımcıların Fed’in Şubat’taki toplantısında faizi 50 baz puan artırmasını yüzde 44 ihtimalle fiyatladığını açıkladı.
Finnerty, Fed’in son politika açıklamasında, çok az güvercin kaldığına işaret eden nokta grafiğiyle bankanın şahin duruşunu doğruladığını belirtti. Üyelerinden yedisinin terminal oranını yüzde 5,25’in üzerinde gördüklerinin sinyali veriliyor.
Fed Başkanı Jerome Powell, Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) Aralık ayı toplantısında, 1 Şubat’ta gerçekleşecek toplantısında faiz oranındaki artışın gelen verilere bağlı olacağını söylemişti.
Finnerty, Fed’in takip ettiği enflasyon ölçüsü olan PCE Endeksinin Kasım’da piyasaların beklediğinden daha yüksek geldiğini hatırlatarak, enflasyonun tahmin edilenden daha kalıcı olduğu sinyalini verdiğini belirtti.
Bu noktada gözlerin gelecek hafta açıklanacak ABD istihdam verilerinde olacağını söyleyen Finnerty, verilerin beklentilerle eşleşmesi durumunda Fed’in işgücü piyasasının çok sıkı olduğunu söylemek için “yeterli gerekçesi olacağını” dile getirdi.
Çin’in Kovid-19 salgınına karşı uyguladığı sıfır vaka politikasını gevşetmesinin enflasyon endişesini artırdığını belirten Finnerty, FOMC’nin bir sonraki faiz kararı öncesinde sınırlı miktarda veriye sahip olduğunu açıkladı. Ancak Fed’in şahin eğilimi göz önüne alındığında 50 baz puanlık bir faiz artışı için yeterli nedenin de olduğunu söyledi.
28 Aralık 2022 Çarşamba
Çin Kovid kısıtlamalarını kaldırararak sınırlarını dünyaya açmaya hazırlanırken, bazı ülkeler artan vakalar nedeniyle Çin’e yönelik yeni kısıtlamalar uygulamaya başladı. Yaşanan gelişmelere küresel piyasa aktörleri farklı tepkiler veriyor.
Küresel piyasalar Çin’in koronavirüs önlemlerini gevşetmesine farklı tepkiler veriyor.
Asya’da sadece Hong Kong Borsası Çin ekonomisinin açılması beklentisiyle yükselirken, tahviller ise bu durumun yaratabileceği enflasyonist baskılar nedeniyle değer kaybediyor.
Hang Seng endeksi yüzde 2’nin üzerinde artıda işlem gördü. Ancak Japon Nikkei 225 ve Çin CSI 300 de geriledi. Güney Kore Kospi endeksinde kayıplar yüzde 2’yi aştı.
Avrupa vadelileri düşerken, Salı günü yüzde 0,4 düşüşle kapanan S&P 500 endeksi vadeli işlemlerde artı ve eksi bölgede dalgalandı. S&P 500’ün en önemli hissesi Apple Salı günü yüzde 1,4 kayıpla Haziran 2021’den bu yana en düşük kapanış seviyesine geriledi. Düşüşte tatil dönemindeki iPhone teslimatlarına ilişkin endişeler etkili oldu.
ABD 10 yıllık tahvil getirisi 9 baz puan yükseldikten sonra yüzde 3,84’ün üzerinde işlem görmeye devam ediyor.
Barclays’e göre, yatırımcılar 21 Aralık’ta sona eren haftada ABD tahvil fonlarından 11,1 milyar dolar çekerek bu yılın en büyük haftalık çıkışını gerçekleştirdi. Avustralya 10 yıllık tahvil getirisi bu sabah 21 baz puan birden tırmandı. Almanya 30 yıllık tahvil getirisi 18 baz puan artışla Ekim’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
Bloomberg Dolar Endeksi fazla değişim göstermezken, yen Japonya Merkez Bankası’nın daha önce açıklanmamış tahvil alımları gerçekleştirmesinin ardından zayıfladı.
Çin açılıyor, diğerleri kapatıyor
Çin sıfır Kovid kısıtlamalarını adım adım kaldırıp sınırlarını ocak ayı itibarıyla dünyanın geri kalanına açmaya hazırlanırken, bazı ülkeler ise vakalardaki artışı gerekçe göstererek Çin’den gelecek yolculara yönelik yeni önlemler açıklıyor.
Çin’de Kovid-19 vaka sayıları artarken, verilerin şeffaf bir şekilde açıklanıp açıklanmadığı bir kez daha tartışma konusu oldu. Bunun yanı sıra, artan vakaların yeni varyantların ortaya çıkmasına neden olmasından endişe duyuluyor.
Çin, Salı günü 8 Ocak’tan itibaren ülkeye gelenlerin karantina zorunluluğunu kaldıracağını açıkladı. Bu açıklamanın hemen sonrasında Japonya, Çin’den gelenlere negatif Kovid-19 testi sunma zorunluluğu getirdi. Öte yandan Malezya yeni takip ve gözlem önlemleri açıkladı. Hindistan da geçen hafta yeni varyantların ülkeye girişini önlemek için tüm uluslararası havalimanlarından gelen yolcuların yaklaşık yüzde 2’sine Kovid testi uygulamaya başladı.
Bloomberg’e bilgi veren Amerikalı yetkililere göre de ABD Çin’den gelecek yolculara yönelik yeni kısıtlamaları değerlendiriyor. ABD’li yetkililer, halk sağlığı uzmanları ve uluslararası ortaklarla yapılan istişareler üzerine Çin’e yönelik yeni seyahat önlemleri almayı düşündüklerini söylediler. Yetkililer, görüşmelerin kısmen, yeni bir varyantın ortaya çıkışını belirlemeye yardımcı olabilecek verilerin eksikliği konusundaki endişelerden kaynaklandığını belirttiler.