16 Ocak 2023 Pazartesi
Altının ons fiyatıyla dolar/TL kuru üzerinden yapılan hesaplamaya göre gram altında yeni haftanın ilk işlem gününde 1.165 TL ile yeni rekor denemesi geldi. Böylelikle gram altında da 4. günde de gün içinde rekor seviye görüldü.
Spot piyasada altın fiyatları ABD enflasyonunun ardından Fed’in para politikasında daha ılımlı bir patika izleyeceğine dair beklentilerin etkisiyle başlayan yükselişine devam ederken, gram altın tarafında da yeni rekor denemeleri görüldü.
Altın Fed’in agresif faiz artışlarını yavaşlatacağına dair iyimserlikle art arda dördüncü haftayı da yükselişle kapatması sonrası yeni haftanın ilk işlem gününde 8 ayın en yüksek seviyesi yakınında yatay seyrediyor.
Yeni haftaya 1.919 dolar seviyesiyle başlayan ons altın 1.929 doları gördükten sonra 1.916 dolar seviyesi etrafında denge kazandı.
Gram altın ise 1.165 TL ile yeni rekor seviyeyi gördü. Gram altın son 4 haftayı yükselişle tamamladı. Geçen hafta altında prim yüzde 3’ü aştı.
ABD’de kısa vadeli enflasyon beklentileri, Aralık ayında tüketici fiyat artışlarının yavaşladığını gösteren verilerle yaklaşık iki yılık en düşük seviyesine indi.
Hazine tahvil getirilerindeki düşüş de faiz getirisi olmayan kıymetli metale olan talebi destekledi. ABD 10 yıllık getirisi, Cuma günü yükselse de haftalık bazda düşüş gösterdi.
15 Ocak 2023 Pazar
Bu yıl “Parçalanmış Bir Dünyada İşbirliği” temasıyla 53’üncüsü düzenlenecek Dünya Ekonomik Forumu’nda (DEF) liderlere “dünyanın karşı karşıya olduğu krizleri birlikte ele alma ve koordineli eylem planı geliştirme” çağrısı yapılacak.
İsviçre’nin Davos kasabasında yarın başlayıp 20 Ocak’a kadar sürecek olan, birçok ülkenin ve uluslararası organizasyonun lideri ile iş dünyası temsilcilerinin yer alacağı forum, 130 ülkeden 50’si devlet/hükümet başkanı olmak üzere 2 bin 700’den fazla katılımcıyı bir araya getirecek.
Dünya Ekonomik Forumu’ndan (DEF) yapılan açıklamaya göre, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Roberta Metsola, Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, Güney Afrika Cumhuriyeti Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, İsviçre Konfederasyonu Başkanı Alain Berset, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Belçika Başbakanı Alexander De Croo, Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, Kongo Demokratik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi, Finlandiya Başbakanı Sanna Marin, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, İrlanda Başbakanı Leo Varadkar, Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu, Fas Başbakanı Aziz Ahnuş, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos, Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Tanzanya Devlet Başkanı Samia Suluhu Hassan ve Tunus Başbakanı Necla Buden, foruma katılım sağlayacak.
ABD İklim Özel Temsilcisi John Kerry, ABD Ulusal İstihbarat Direktörü (DNI) Avril Haines, ABD Çalışma Bakanı Marty Walsh, ABD Ticaret Temsilcisi Katherine Tai, Kanada Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Chrystia Freeland, Çin Başbakan Yardımcısı Liu He, Pakistan Dışişleri Bakanı Bilaval Butto Zerdari, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde’nın yanı sıra BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus ve Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) Başkanı Fatih Birol ile iş dünyasından çok sayıda kişi de foruma katılacak isimlerin arasında yer alıyor.
700 organizasyondan bin 500 lider başvurdu
ABD, Çin ve Rusya gibi ülkelerden foruma lider seviyesinde katılım gerçekleştirilmeyecek olması dikkati çekiyor, Türkiye’den de zirveye resmi bir katılım öngörülmüyor.
Bu yıl iş dünyasından en fazla temsilcinin iştirakiyle gerçekleştirilecek DEF’te yaklaşık 700 farklı organizasyondan 1500’den fazla lider yer almak için başvuruda bulundu.
Forum kapsamında ekonomi başta olmak üzere Rusya-Ukrayna Savaşı, Kovid-19 salgını, teknoloji, enerji, iklim değişikliği, sağlık, göç ve uluslararası kriz konuları oturumlarda öne çıkacak.
Oturum başlıklarının arasında “mevcut enerji ve gıda krizlerini yeni bir enerji, iklim sistemi bağlamında ele alma”, “yatırım, ticaret ve altyapı sistemiyle ilişkili mevcut yüksek enflasyon”, “özel sektör inovasyonu ve direnci için öncü teknolojilerden yararlanmaya yönelik yeni bir sistem”, “yeni bir iş ve beceri sistemi bağlamında mevcut sosyal güvenlik açıkları”, “çok kutuplu bir dünyada yeni bir diyalog ve işbirliği sistemi çerçevesinde mevcut jeopolitik riskler” bulunuyor.
Liderlere “krizleri birlikte ele alma” çağrısı yapılacak
Dünyanın birçok farklı bölgesinde değişik alanlarda sorunların yaşandığı dönemde gerçekleştirilecek forumda dünya liderlerine daha sürdürülebilir ve dayanıklı bir dünya zemini için krizleri ve koordineli eylem fırsatlarını birlikte ele alma çağrısı yapılacak.
53. DEF Zirvesi, dünyanın karşı karşıya olduğu acil sorunların üstesinden gelmek için çözümlere ve kamu-özel işbirliğine odaklanacak.
Programa katılan siyasetçilerin, iş dünyasından temsilcilerin yeni ve kapsayıcı fikirlerden faydalanmaları öngörülüyor.
Hükümet ile iş sektörleri arasındaki ilişkileri güçlendirme çağrısı
DEF Başkanı Klaus Schwab, yaptığı açıklamada, küresel ve ulusal düzeyde artan bir parçalanmaya sebep olan politik, ekonomik ve sosyal güçlüklere tanıklık ettiklerini belirtti.
Schwab, “Bu güven erozyonunun nedenlerini ele almak için hükümet ile iş sektörleri arasındaki ilişkileri güçlendirerek güçlü ve kalıcı toparlanma noktasında gerekli koşulları oluşturmamız gerekiyor. Aynı zamanda ekonomik kalkınmanın daha esnek ve sürdürülebilir olması açısından kimsenin geride bırakılmaması gerektiği de kabul edilmelidir” ifadelerini kullandı.
DEF Genel Müdürü Mirek Dusek, zirvenin bu yıl zorlu bir ekonomik görünüm döneminde yapılacağına işaret ederek, dünyanın şu anda birbiriyle ilişkili nedenlere bağlı olarak çok sayıda krizle karşı karşıya kaldığını söylemişti.
Dusek, bu sorunlar için kullanılacak doğru kelimenin “geçiş” olduğunu kaydetmişti.
Mevcut krizlerin belirli bir ülke veya bölgeye mahsus olmadığını, daha önce görülmemiş şekilde dünyayı etkilediğini ifade eden Dusek, hükümet politikalarının, küresel çapta ve işbirliğine dayalı şekilde oluşturulması gerektiğini belirtmişti.
Protestolar bekleniyor
DEF sırasında forum karşıtı gösterilerin de olması bekleniyor.
Geçmiş yıllarda Davos, Zürih ve diğer ülkelerde toplanan göstericiler, iklim değişikliği ile ekonomi gibi gerekçelerle DEF’i eleştirirken sosyal medyada da çok sayıda kullanıcı, Davos’a tepkisini göstermişti.
Güvenlik için 5 bin personel
Zirve kapsamında Davos kasabasında geniş güvenlik önlemleri alınacak.
İsviçre Parlamentosu, dünyanın dört bir yanından davetlinin katılacağı forumun güvenliğini sağlamak için ordudan 5 bin personel görevlendirdi.
İsviçre asker ve polisi, Davos kasabasıyla bağlantılı kara ve demir yollarını sıkı şekilde denetleyecek.
Zirvede ilk kez “Küresel İşbirliği Köyü” kurulacak
Zirvede bu yıl gerçekleştirilecek yeniliklerin arasında daha sürdürülebilir kamu-özel işbirliğini ve geniş ölçekte etki sağlamak için harekete geçmeyi teşvik eden meta veri havuzu olan “Küresel İşbirliği Köyü” de yer alacak.
Forumun ilk kez ev sahipliğini yaptığı çok taraflı “metaverse” toplantısı, okyanus sağlığı ve deniz ürünleri atıkları konusunda harekete geçilmesi için finans, gıda ve perakende sektöründeki uzmanlar ile liderleri bir araya getirecek.
Dünyanın önde gelen üniversiteleri ve araştırma kurumlarından 125 kadar uzman toplantıya katılarak WEF’in çalışmalarına ilişkin en son bilimsel verileri tartışacak.
“ikiyüzlülük” eleştirisi
DEF, bu yıl 6. kez “iklim nötr” hedefinde gerçekleştirilecek ancak zirve kapsamında iklimin korunmasına yönelik eylem çağrıları yapılsa da forumun davetlileri liderler ve iş insanlarından birçoğunun Davos’a özel uçaklarıyla gelecek olması buna gölge düşürüyor.
Mayıs 2022’de gerçekleştirilen DEF Zirvesi ile bağlantılı yaklaşık 500 kadar özel uçuşun yapıldığı, bu uçuşların 7 bin 400 ton karbondioksit emisyonuna sebep olduğu belirtiliyor.
Zirve boyunca iklim konusunda yapılacak çağrılar da göz önünde bulundurulduğunda bunun “ikiyüzlülük” olduğu yönünde eleştiriler yer alıyor.
15 Ocak 2023 Pazar
Beyaz Saray, ABD Başkanı Joe Biden’ın Delaware’deki evinden 5 “gizli” ibareli belge daha çıktığını duyurdu.
ABD başkanı Biden’ın gizli belge skandalı sürüyor. Biden’ın danışmanlarından Richard Sauber, çarşamba gününden beri Başkan’ın, Biden Diplomasi Merkezi ve Delaware’deki konutunda ortaya çıkan belgelerle ilgili süreci özetleyen bir açıklama yayımladı.
İki yerde de ele geçirilen “gizli” ibareli belgeleri incelemek için Ulusal Arşivler ve Adalet Bakanlığı ile koordineli bir süreç izlediğini aktaran Sauber, perşembe günü Biden’ın Wilmington’daki konutunda ele geçirilen gizli bir belgeyi almak için Başkan’ın konutuna gittiğini ve kendisine eşlik eden Adalet Bakanlığı yetkilileriyle oradaki dokümanların arasında “gizli” ibareli 5 belge daha bulduklarını kaydetti.
Sauber, belgelerin orada Adalet Bakanlığı yetkililerine teslim edildiği bilgisini paylaştı.
Biden’ın Danışmanı, açıklamasında, Beyaz Saray’ın Adalet Bakanı tarafından atanan özel yetkili savcı ile işbirliği yapacağını bildirdi.
“Gizli belgeler” nedeniyle eleştiriler artmıştı
Biden’ın danışmanlarından Richard Sauber, 9 Ocak’ta yaptığı açıklamada, Biden’ın, Penn Biden Merkezi’ndeki kişisel ofisinde, 2 Kasım 2022’de başkan yardımcılığı görevi sırasından kalan bazı “gizli bilgiler içeren az sayıda belge”nin bulunduğunu söylemişti.
Belgelerin “kilitli bir dolapta” bulunduğunu belirten Sauber, belgeler bulunur bulunmaz Biden’ın kişisel avukatlarının Beyaz Saray ve devletin ulusal arşivlerle ilgili kurumlarıyla iletişime geçtiğini açıklamıştı.
Biden, ofisinden gizli belgeler çıktığını duyduğunda “şaşırdığını” söyleyerek, belgelerin içeriği hakkında bilgi sahibi olmadığını kaydetmişti.
Başkan Biden, FBI ajanlarının 8 Ağustos 2022’de Trump’ın Palm Beach’teki Mar-a-Lago malikanesinde yaptıkları aramada, gizli belgelerin bulunması üzerine “Biri nasıl bu kadar sorumsuz olabilir?” yorumunu yapmıştı.
Trump’ı bu konuda eleştiren Biden’ın da konutundan gizli belgelerin çıkması karşısında Cumhuriyetçiler, Başkan Biden’a karşı eleştirilerinin dozunu artırdı.
Adalet Bakanlığı, söz konusu belgelere ilişkin inceleme yapmak üzere özel yetkili bir savcı atamıştı.