Piyasanın odaklandığı bir diğer konu ise yarın gerçekleştirilecek PPK toplantısı ardından enflasyon beklentileri ve emtia fiyatlarında devam eden volatilitenin etkisiyle Merkez Bankası'ndan gelebilecek, sıkı para politikasının sürdürüleceğine ilişkin işaretler olacak. Fed faiz artırımı gerçekleşmeden önce harekete geçilmeyeceğini belirten TCMB'nin, geçtiğimiz hafta Fed'in faiz artırımına gitmesi ardından, ne yönde karar vereceği yatırımcı beklentileri açısından da önemini artırdı.
Piyasa, PPK Kasım ayı toplantısında değişikliğe gidilmeyen faiz oranlarının sabit tutulup tutulmayacağı konusuna odaklanırken, TCMB'nin daha önce değindiği para politikasının sadeleştirmesi hakkında yapılabilecek açıklamalar da yatırımcı dikkatlerinin toplandığı bir diğer konular arasında yer alıyor. Piyasanın odaklandığı bir diğer konu ise yarın gerçekleştirilecek PPK toplantısı ardından enflasyon beklentileri ve emtia fiyatlarında devam eden volatilitenin etkisiyle Merkez Bankası'ndan gelebilecek, sıkı para politikasının sürdürüleceğine ilişkin işaretler olacak. Fed faiz artırımı gerçekleşmeden önce harekete geçilmeyeceğini belirten TCMB'nin, geçtiğimiz hafta Fed'in faiz artırımına gitmesi ardından, ne yönde karar vereceği yatırımcı beklentileri açısından da önemini artırdı.
Bloomberg HT TCMB anketi sonuçları
Bloomberg HT Araştırma Bölümü'nün düzenlediği TCMB anketine 10'u yerli ve 7'si yabancı olmak üzere 17 ekonomist katıldı. Ankete katılan ekonomistlerin medyan tahminleri, politika faizinin 50 baz puan artırılarak yüzde 7.50'den yüzde 8.00'e çıkarılacağı ve gecelik borçlanma oranının yüzde 7.25'ten yüzde 7.50'ye çıkarılacağı ve faiz koridorunun üst sınırının değiştirilmeyerek yüzde 10.75 seviyesinde bırakılması yönünde gerçekleşti.
Piyasalarda genel beklentinin TCMB'nin 25 ya da 50 baz puanlık ölçülü bir adıma gitmesi ve mevcut iyimserliğin bu beklenti ile desteklendiği yönünde olduğunu ve bunun yanında piyasaların ilk bakacağı unsurun sadeleştirme sürecinin realize olması ve sıkı para politikası vurgusunun devam etmesinin olabileceğini, bu anlamda koridorun üst bandının önem kazandığını ifade etti.
“Fed merkezli yeni bir süreç başlıyor”
Paksoy, “FED'in faiz artışı 25 baz puanlık ölçülü bir adım olsa da, Yaklaşık 10 seneden sonra gerçekleşen bu adım..Global ölçekte FED merkezli yeni bir sürecin başladığınıda bize gösteriyor. Bundan sonra global risk iştahı kademeli azalırken para daha seçici olacaktır” dedi ve “Bize göre bu toplantıda herhangi bir adıma gitmemesi özellikle dolar-TL tarafında sınırlı bir etki yapacak olsa da, bizim için sürpriz olmayacak. Sayın Mehmet Şimşek'in ısrarla TCMB bağımsızlığına vurgu yaptığı bir ortamda FED'in bu adımının ikincil piyasa refleksini görmek istemesi ve bir sonraki adımla birlikte aksyona geçmesi dediğimiz gibi sürpriz olmaz..” diye ekledi. Ayrıca Paksoy, ölçülü bir faiz adımı ve sadeleştirme söyleminin netleştiği bir ortamda TL'nin biraz daha değer kazanmasının mümkün olacağının altını çizdi. Fed'in 25 baz puanlık faiz artırımı ölçülü bir adım olsa da yaklaşık on yıldan sonra gerçekleşen bu adımın küresel ölçekte Fed merkezli yeni bir sürecin başladığını gösterdiğine değinen Paksoy, artık küresel risk iştahı kademeli azalırken paranın daha seçici olacağının altını çizdi.
“TCMB PPK toplantısına eli biraz daha rahat giriyor”
Paksoy, “Birçok Merkez Bankası ilk tepki olarak sınırlı faiz arttırımı ile bu kararar cevap verdiler...TCMB ise yarın gerçekleşecek PPK toplantısına eli biraz daha rahat giriyor. Siyasi istikrarın tekrar oluşması ve tek parti iktidarının getirdiği 'siyasi istikrar çıpası', yeni hükümetin yeni yapısal reformları 'avrupa çıpası'na bağlama isteği ve ağırlıklı düşük petrol fiyatlarına bağlı olarak cari açıkta yaşanan iyileşme TCMB'na belirli bir manevra alanı bırakıyor. Mevcut fiyatlamalarda dolar/TL'de 2.90'a yakın seviyeler ve gösterge tahvilde yüzde 10.80 civarında ki faiz bu manevra alanını bize doğruluyor” dedi ve “Bizim için asıl önemli olan gösterge tahvilde son 5-6 senenin geçilmeyen eşiği ve yabancı algısının pozitife döndüğü bölge olan yüzde 11-12 aralığı olmaya devam ediyor. Burası geçilmedikçe TCMB manevra alanını koruyacaktır diye düşünüyoruz” diye ekledi.
“TCMB'den reel anlamda faiz artırımı beklemiyoruz”
TCMB'den reel anlamda bir faiz artırımı beklemeyen ,sadeleştirme çerçevesinde gecelik borçlanma faizinde ve haftalık repo faizinde 50 baz puan artış beklentisi içinde olduklarını aktardı. Para politikasının sadeleştirilmesine ilişkin;“Bu sadeleştirme, Fed faiz artırımına bağlı olarak Ağustos ayında ilan edilmişti. Önümüzdeki dönemde küresel faizlerde belli bir yöne girilmiş olması, faiz koridorunda geniş bir bant gereğini ortadan kaldıracaktır. Bu noktada, önümüzdeki dönemde de bu sürecin sürmesi ve sonunda bir politika faizi ortaya çıkması beklenmektedir”..
Sadeleştirme
Daha önce Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamada, para politikası sadeleştirme süreciyle ilgili olarak faiz koridorunun politika faizi etrafında daha simetrik bir hale getirileceği ve daraltılacağı belirtilmişti.
“Sadeleştirme adımlarına Fed toplantısından sonra başlayacağını daha önce dile getiren Erdem Başçı likidite yönetimi altında faizler konusunu teknik olarak ele alarak politika faizinde yeniden düzenleme yapabilir. Olası 25-50 baz puan artırıma gitmesi, %8.80 civarında bulunan ağırlıklı ortalama fonlama faizi nedeniyle piyasada efektif olarak bir etkiye sebep olmayabilir” ve “Kasım ayında enflasyonun %8.1’e yükselmesiyle birlikte kısa vadeli enflasyon beklentileri %9 civarında olması, verim eğrisinin sol tarafında belirgin ayrışmalar yaratıyor ve Lira üzerindeki baskıyı artırıyor. Bu nedenle faizlerde 25-50 baz puanlık kademeli bir artışın teknik bir artıştan öteye gitmeyebileceği gibi, sadeleştirme konusunda ilk adımların atılmasını sağlayacaktır”..
TCMB Kasım ayı toplantı kararları
TCMB Kasım ayı toplantısında bir hafta vadeli repo faizini (politika faizi) sabit tutarak yüzde 7.5 seviyesinde tutarken, marjinal fonlama oranını (faiz koridorunun üst sınırı) yüzde 10.75 seviyesinde tutarken, Merkez Bankası borçlanma faiz oranında da değişikliğe gitmeyerek yüzde 7.25 seviyesinde bırakmıştı. Geç Likidite Penceresi uygulamasıyla iklgili olarak Bankalararası Para Piyasası'nda saat 16:00-17:00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankasıborçlanma faiz oranı yüzde 0, borç verme faiz oranı yüzde 12.25 düzeyinde gerçekleşmişti.
TCMB'nin 2014 yılı başından bu yana uyguladığı bir hafta vadeli repo ihale faiz oranları şöyle oldu:
Toplantı tarihi Değişim(yüzde) Açıklanan(yüzde)
21 Ocak 2014 4,50
28 Ocak 2014 10,00
18 Şubat 2014 10,00
18 Mart 2014 10,00
24 Nisan 2014 10,00
22 Mayıs 2014 -0,5 9,50
24 Haziran 2014 -0,75 8,75
17 Temmuz 2014 -0,50 8,25
27 Ağustos 2014 8,25
25 Eylül 2014 8,25
23 Ekim 2014 8,25
20 Kasım 2014 8,25
24 Aralık 2014 8,25
20 Ocak 2015 0,50 7,75
24 Şubat 2015 0,25 7,50
17 Mart 2015 7,50
22 Nisan 2015 7,50
20 Mayıs 2015 7,50
23 Haziran 2015 7,50
23 Temmuz 2015 7,50
18 Ağustos 2015 7,50
21 Ekim 2015 7,50
24 Kasım 2015 7,50
YASAL UYARI:
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum analiz ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.